Examples of using "Bírtam" in a sentence and their turkish translations:
Ona katlanamadım.
Ona daha fazla dayanamadım.
Onu yapamadım.
Duramadım.
Bekleyemedim.
Daha fazla dayanamadım.
Tom'u durduramadım.
Ben öfkemi kontrol edemedim.
Kendimi ağlamaktan tutamadım.
- Kendimi durduramadım.
- Ben kendimi durduramadım.
Ondan sonra da ellerinden kurtulamadım.
Onu nasıl yapacağımı anlayamadım.
Gözyaşlarıma engel olamadım.
Valizi güçlükle kapatabildim.
Kendimi gülümsemekten alamadım.
Yiyesim gelmedi.
Kendimi gülmekten alamadım.
- İnternete giremedim.
- İnternete bağlanamadım.
- Çevrim içi olamadım.
- Hareket edemedim.
- Taşınamadım.
Onu durduramadım.
- Hayır diyemedim.
- Hayır diyemezdim.
Bunu bitiremedim.
Kendimi Tom'a gülümsemekten alamadım.
Onun şakasına gülmekten kendimi alamadım.
Tom'u sakinleştiremedim.
- Ağlamama engel olamadım.
- Gözyaşlarımı tutamadım.
Ben bu işin stresine katlanamadım.
Ben bir şey söyleyemedim.
Tom'un bana bakış tarzı çok güzeldi, ben sadece "hayır" diyemedim.
Kendimi esnemekten alamadım.
Onun partideki davranışı o kadar komikti ki kendimi gülmekten alamadım.
Elimden geldiğince sessizce konuştum.
O kadar heyecanlıydım ki uyuyamadım.