Examples of using "érkező" in a sentence and their turkish translations:
WPR: Halkımızdan gelen bazı sorular var
Denizden gelen rüzgar nemlidir.
Şimdi gelen otobüs, İç Hatlar Terminali 1 üzerinden Uluslararası Terminale gidiyor.
Yeni Ay'ın oluşturduğu gelgitten faydalanarak binlerce soydaşıyla beraber yüzeye çıkıyor.