Examples of using "Vertraut" in a sentence and their turkish translations:
Tom sana güveniyor.
O sana güveniyor.
Bu tanıdık geliyor.
Tom, Mary'ye güveniyor.
Tom ona güveniyor.
Tom bana güveniyor.
Tom bize güveniyor.
O bana güveniyor.
O bana güveniyor.
Mary bana güveniyor.
O bize güveniyor.
O bize güveniyor.
Mary bize güveniyor.
O ona güvenir.
Tom ona güveniyor.
Bana hiç güvenmedin.
- İsmin yabancı gelmiyor.
- İsmin tanıdık geliyor.
Tom hiçbirimize güvenmez.
O, yeteneğinden emindir.
Hiç kimse ülkeme güvenmez.
O bana aşina.
Onun adı tanıdık geliyor.
Tom yeteneğinden emin.
Artık kimse Tom'a güvenmiyor.
Birbirimize güveniyorduk.
Tom sana güvendi.
Onlara güvendim.
Tom doktorlarına güvenir.
- Artık ona hiç kimse güvenmiyor.
- Daha ona kimse güvenmez.
Kimse ona fazla güvenmiyor.
Ona hep güvendim.
Tom'a hiç güvenmedim.
Tom bana hiç güvenmedi.
Tom artık Mary'ye güvenmiyor.
Tom hiç Mary'ye güvenmedi.
Onlara hiç güvenmedim.
Dan artık Linda'ya güvenmiyor.
Bu tür bir deneyim herkes için tanıdık.
O şarkı bana tanıdık geliyor.
Melodi bana tanıdık değildi.
Japon tarihine aşinadır.
Konuya aşina.
O, konuya aşinadır.
Onun müziğine aşinayım.
Tom konuya aşina.
Ben de Tom'a güvenmezdim.
O artık doktora güvenmiyor.
Mary sana güveniyor.
Bu konuya aşinayım.
Bu hareketi gençler bilirler.
- O, parasını ona güveniyor.
- O parasını ona emanet eder.
Ben bu çevreyi bilirim.
Herkes Tom'a güveniyor.
Bu konuya aşina değilim.
Profesör çağdaş edebiyata aşinadır.
Bana güvenin!
Onlar sana güvendi.
O sana güvendi.
O sana güvendi.
Hiç kimseye güvenme!
Tom'a güven.
Tom'a güvendik.
Bayan Ogawa bu çevreyi iyi biliyor.
Japon kültürüne aşinadır.
Tom bu konuya aşina değil.
Tom arabasını Mary'ye emanet etmiyor.
Tom'a güvenmem gerekenden daha çok güvendim.
- Artık ona hiç kimse güvenmiyor.
- Daha ona kimse güvenmez.
Tom'un Mary'ye güveni var.
O, Fransa'nın modern tarihini bilir.
Sözüme güvenme.
Tom'a güveniyor musun?
Bu ülkenin geleneklerine aşina değilim.
Bize güveniyor musun?
Güvendiğimiz adam bizi aldattı.
Ona güveniyor musun?
Onun soru sorma biçimine ben alışığım.
Neden Tom Jackson adı kadar tanıdık geliyor?
Tom yeni bilgisayar programının tüm ayrıntılarını öğrenmek zorunda kaldı.
Futbol kurallarına aşina mısınız?
Bu dikiş makinesini kavramak ne kadar sürer?
Bu okyanus manzarasına aşina olduğunuzdan eminim,
uygulamasının sağladığı avantajlardan sadece birkaçı
Tokyonun yollarına aşinaydı.
Bu melodi birçok Japona tanıdıktır.
Tom'a hiç güvenmedim ve asla güvenmeyeceğim.
İlk başta birbirimizi hiç tanımıyorduk. Zamanla birbirimizi tanıdık.
Her biyoloji, anatomi, antropoloji, etnoloji ya da psikoloji öğrencisi bu gerçeklere aşinadır.
şimdi bu duyacaklarınıza biraz kulağınız aşina sanki
"Görünüşe bakılırsa kırsal kesimi iyi biliyorsun." Tom gülümseyerek "sanırım öyle" diye cevap verdi.
Bay Ogawa bu çevreye aşinadır.
Bana güven, ben bir doktorum.