Examples of using "Verlängert" in a sentence and their turkish translations:
Saflık gençliği genişletti.
Pasaportunun ne zaman yenilenmesi gerekiyor?
Düşük kalorili bir diyet benimsemek yaşam sürenizi artıracaktır.
Bu paltonun kollarının uzatılması gerek.
Bir insanın mutluluğu onun gününü uzatır.