Examples of using "Verderben" in a sentence and their turkish translations:
Horozu çok olan köyde sabah geç olur.
Ben gününü mahvetmek istemiyorum.
ve onların ortamlarını bozmamak
Yiyecek sıcak havada çabuk bozulur.
Gözlerini mahvedeceksin.
Tom her şeyi mahvedebilirdi.
Yazın yumurtalar çok çabuk bozulur.
Onun gününü mahvetmek istemediğim için Tom'a ondan bahsetmedim.
Tom her zaman iyi bir fincan kahveyi mahvetmenin en iyi yolunun içine krema ve şeker koymak olduğunu söylüyor.