Examples of using "Unbeaufsichtigt" in a sentence and their turkish translations:
Kişisel eşyalarını gözetimsiz bırakma.
Asla içkini gözetimsiz bırakma.
Lütfen bagajınızı gözetimsiz bırakmayın.
Mary çocuklarını başıboş bıraktığı için John'u suçladı.
Japonya'da kapı önlerine sahipsiz kargo bırakmak nispeten güvenlidir.