Examples of using "Traurigen" in a sentence and their turkish translations:
o üzücü terör saldırısı yaşandı
Üzücü filmleri sevmiyorum.
O, hüzünlü bir ölümle öldü.
- Tom hüzünlü bir film izledi.
- Tom bir dram filmi izledi.
Dün üzücü bir kaza gerçekleşti.
Eski kale üzücü bir durumda.
Böyle hüzünlü gözlerle bana bakma.
Onu, gerçekte olduğu şeyden, üzgün bir gölgeye indirgiyoruz.
Dün berbat bir kaza oldu.
Zor ve üzüntülü zamanlarda diğer insanlar için bir şey yapmaya çalışırız.