Examples of using "Schenke" in a sentence and their turkish translations:
Bu hoş kokulu gülleri sana veriyorum.
Bu bisikleti sana bir doğum günü hediyesi olarak vereceğim.
Genellikle onun gibi insanlara dikkat etmiyorum.
Onun sana söylediğine hiç aldırış etme.
Erkek torunumu görmeye gittiğimde her zaman ona bir şey veririm.
Tom ve Mary barda içiyor.
O, onun ona pahalı bir hediye almasını umuyordu.
Bar öyle kalabalıktı ki, zorlukla hareket ediliyordu.
Tom, John'un Mary'ye inci bir kolye vermesinin uygun olacağını düşünmedi.
Doğum günün için sana bir bisiklet ısmarlayacağım.
- Hz. Muhammed (s.a.v.) 632 yılında Medine'de vefat etti.
- Hz. Muhammed ﷺ altı yüz otuz iki yılında Medine'de vefat etti.
Başka birisinin senin verdiğin ve kabul etmek istemediği tüm sevgini al sonra onu kendine hediye et.
Yaptığını söylediğin gibi doğruca eve gittiysen, nasıl oldu da ben senin arabanı barın dışında park edilmiş gördüm?
Tom'un söylediklerine dikkat etmeyin.