Examples of using "Leichtigkeit" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un yabancı dil edinimi için bir tesisi var.
O çapraz bulmacayı kolaylıkla çözdü.
O kolayca ağaçlara tırmanır.
- Sorunu kolaylıkla çözdü.
- Problemi kolaylıkla çözdü.
Herkes bunu kolayca yapabilir.
Bütün problemleri kolaylıkla çözdü.
Ayak parmaklarıma kolayca dokunabilirim.
O, kolaylıkla işi bitirdi.
Japonca ve İngilizceyi kolaylıkla konuşur.
Köpek kediyi kolayca öldürdü.
Bazı çocuklar dilleri kolaylıkla öğrenir ve bazıları da zorluklarla öğrenir.
Bütün problemleri kolaylıkla çözdü.
Kolayca sorunu çözdü.
O, ağaçlara tırmanmada zorluk çekmiyor.
Herkes bunu kolayca yapabilir.
Büyük bir alim gibi, soruyu kolayca yanıtladı.