Examples of using "Lärm" in a sentence and their turkish translations:
Gürültü durdu.
Bu gürültü sinir bozucu.
Gürültü yapmayın.
Gürültü strestir,
O, gürültü yaptı.
Gürültü yapmayın!
Tom gürültü yaptı.
Bu kadar gürültü yapmayın.
Gürültü onu uyandırdı.
Gürültü beni rahatsız ediyor.
Gürültü sağır ediyor.
Ben gürültü duyuyorum.
Gürültü Tom'u ürküttü.
Bu gürültü dayanılmaz.
Çocuklar gürültülü.
Burada gürültü yapmayın.
Çocuklar, hiç gürültü yapmayın?
Lütfen gürültü yapma.
Bu gürültüye katlanamam.
Bu gürültü beni deli ediyor.
çünkü gürültü yaygın bir şey
Gürültü, benim uykumu rahatsız etti.
Gürültü uykusunu rahatsız etti.
Bu sürekli gürültü beni sinirlendiriyor.
Bu elektrikli süpürge çok gürültü yapıyor.
Ben gürültüyü umursamıyorum.
Liisa gürültüden bıktı.
Çorba içerken ses çıkarma.
Gürültü beni delirtiyor.
Bu gürültü de neyin nesi?
Gürültü bizi rahatsız etmez.
Gürültü birkaç saat devam etti.
Tom aşırı gürültüden yakındı.
- O, gürültü hakkında şikâyet etti.
- O, gürültü hakkında şikâyette bulundu.
Ben bütün bu gürültüye dayanamıyorum.
Peki gürültüden bahsederken ne kastediyoruz?
Gürültünün bir diğer çok önemli sağlık etkisi,
Gürültü bebeği uyandıracak.
Gürültüye katlanamıyorum.
Onların hepsi gürültüden bıktılar.
Ben gürültüye alışkınım.
Yüksek gürültü beni delirtiyor.
Lütfen fazla gürültü yapmayın.
Çocuklar çok fazla gürültü çıkarıyor.
Bebek uyuyor. Gürültü yapmayın.
Lütfen sessiz olun.
Burada o kadar gürültü yapma.
Tom gürültülü şehirleri sevmiyor.
Tom gürültü hakkında şikâyette bulundu.
Bu gürültüye katlanamam.
Oda arkadaşım gürültüden yakındı.
Komşum gürültü hakkında şikayetçi oldu.
Gürültüden kafanızın karışması çok kolay.
müziğin gürültü olduğunu düşünmez.
Gürültüyle ilgili başka ne yapabiliriz?
Sınıfta gürültü yapmamalısınız.
- Lütfen çok fazla gürültü yapma.
- Lütfen bu kadar fazla ses yapma!
Gürültü o çalışırken dikkatini dağıttı.
Ani ses kuşları dağıttı.
Artık bu gürültüye dayanamam.
Tom gürültü yapmamamızı istedi.
Bu gürültüye artık dayanamıyorum.
Galerideki izleyiciler çok gürültü yapıyorlardı.
Oturanlar gürültü hakkında şikayette bulundular.
Burada gürültü yapmasan iyi olur.
Artık gürültüye katlanamam.
Ben bütün o gürültü ile uyuyamam.
Gürültülere yakında alışacaksın.
Gürültü ve ses arasındaki farkı kim çevirebilir?
Bütün bu gürültü yüzünden uyuyamıyorum.
Tipik bir şehirde çok gürültü vardır.
Bu kadar çok gürültü yapmak gerekli mi?
Yılın ilk günü gürültü ile başladı.
Bu hayvanlar havai fişek gürültüsüyle ürkütüldü.
O, gürültü hakkında ona şikayetçi oldu.
Gürültüye dayanabiliyor musun?
Gürültü, istenmeyen ses olarak tanımlanır
Daha az gürültü yapar mısınız?
Gürültü bütün gece beni uyutmadı.
Bir kaşık suda fırtına!
Tom bu gürültüye daha fazla dayanamayacağını söylüyor.
Tom gürültüyü artık görmezden gelemiyeceğini söylüyor.
Tom gürültüyü görmezden gelmeye alıştı.
Ses gittikçe zayıfladı, artık duyulmayıncaya kadar.
Gürültü o kadar yüksekti ki komşuları rahatsız ediyordu.
Gürültüye alışmam uzun zaman aldı.
Tekrar uyumaya çalıştım ama gürültü beni uyanık tuttu.
Liisa gürültüden bıktı.
Çok gürültü yapmadığımız sürece oynamaya devam edebiliriz.
Onlar çok fazla gürültü yapıyor. Konsantre olamıyorum.
Çok fazla gürültüden dolayı dün gece uyuyamadım.
Öğretmen kızgın, bu nedenle lütfen sınıfta gürültü yapmayın!
Gürültü yüzünden işime konsantre olamıyorum.