Examples of using "Kopie" in a sentence and their turkish translations:
- Kopyan var mı?
- Kopyanız var mı?
O bir kopya.
O resim bir kopyadır.
Bu raporun bir kopyasını alın.
Size mektubumun bir kopyasını gönderiyorum.
O kopya, orijinalinden farklı.
Kopyayı orijinaliyle karşılaştır.
Bunun bir kopyasını alabilir miyim?
Bu kopyayı orijinalle karşılaştır.
O belgenin bir kopyasını sakla.
Hep birlikte ihtimal tasarımlarını içeriyorlar.
Kopya orijinaline uyuyor.
Lütfen bana bir kopya daha gönder.
En kısa sürede o belgenin bir kopyasını istiyorum.
Yeni programın bir kopyası var mı?
Bana bir kopya yapabilir misin?
Bu, orijinalin tam bir kopyası.
Orijinal ve kopya kolayca ayırt edilirler.
Sekreterine bir kopya daha yaptırdı.
- O bir taklit.
- Bu sahte.
Oğlun, neredeyse senin babanın bir kopyası.
Bu tablo orijinalin iyi bir kopyası.
Mümkün olan en kısa zamanda size o resmin bir kopyasını göndereceğiz.
Tondaki ince farklar orijinali fotokopiden ayırt eder.
Sana raporun bir kopyasını verebilirim ama onun doğruluğunu garanti edemem.
suret olan yerde namaz kılınamayacağı fetvası ayrı bir tartışma konusu zaten