Examples of using "Fahrzeuge" in a sentence and their turkish translations:
Elektrikli araçların popülaritesi artmaktadır.
Bu yeni arabalar satılık.
Protestocular çok sayıda arabayı ateşe verdi.
Arabalar, otobüsler, kamyonlar; hepsi birer araçtır.
Devletin artık ihtiyaç duymayıp satmayı planladığı taşıtları tamir ettik.
Burası bir kontrollü kavşak.
Şiddetli rüzgarlar yüksek profilli araçlar için seyahati tehlikeli yapıyorlar.
Avrupa'nın çoğu ülkesinde arabalar sağdan gitmek zorundadır.
öyle sağlam bir yol yaptım ki küçük araçlar bile güvenle geçebilir.