Examples of using "Fahrschein" in a sentence and their turkish translations:
- Bilet, lütfen.
- Bilet lütfen.
Tom'un bir bileti yok.
Biletiniz lütfen.
Bu bilet, bu otobüs için mi?
Ben bir birinci sınıf bileti istiyorum.
Onun bir bileti yok.
Ben varmadan önce o zaten biletini almıştı.
- Tom biletin maliyetinin ne olacağını bilmiyor.
- Tom biletin ne kadara mâl olacağını bilmiyor.
Biletini önceden aldın mı?
Biletini kaybettin mi?
Paris için bir bilet satın aldı.
- Biletin pazartesine kadar süresi var.
- Bilet pazartesiye kadar geçerli.