Examples of using "Eigenschaft" in a sentence and their turkish translations:
Cesaret harika bir özelliktir.
karıncaların bilinmeyen bir özelliği daha var
en uzun süre ayakta kalan ibadethane özelliğini korumakla beraber
Türklerin yaptığı savaşları kayıt etmeme gibi bir özelliği var
Ōmukade'nin güçlerinden biri zehirli ısırığıdır
İşte, internetin böyle ilginç bir yönü var.
- Yağ, su üzerinde yüzer.
- Petrol su üzerinde yüzer.
Çelik hakkında önemli bir kalite onun gücüdür.
En sevmediğin huyun hangisi?
Değiştirmek istediğin bir özelliğin var mı?