Examples of using "Ausdrücken" in a sentence and their turkish translations:
Bunu başka şekilde ifade edeyim.
O başka bir şekilde ifade edilebilir mi?
Yani bunu ifade edebiliyorsun.
Bunu farklı olarak koyayım.
Daha özel olmak zorunda kalacaksın.
Ona minnettarlığımı ifade etmek isterim.
Tom kendini çok iyi ifade eder.
Ben açıkça düşüncelerimi ifade etmek istiyorum.
Evet, bunu söyleyebilirsin.
Kaş çatma öfke ya da hoşnutsuzluk ifade edebilir.
Ben onu daha iyi ifade edemezdim.
Ben dili güzel biçimde kullanan insanları severim.
Sadece insan yüzü duyguları ifade edebilir.
Keşke kendimi daha iyi ifade edebilsem.
Kelimeler benim gerçek hislerimi iletemez.
- Daha kibar konuşmalıydın.
- Daha kibar bir şekilde konuşmalıydın.
Kendini nasıl ifade edeceğini bilmiyordu.
Kelimelerle duygularımı ifade edemiyorum.
Tom hoşsohbet.
Kendimi nasıl ifade edeceğimi bilmiyordum.
sizde mutlaka düşüncelerinizi yorumlarda belirtin
- İngilizcede kendimi çok iyi ifade edemem.
- İngilizcede kendimi çok iyi ifade edemiyorum.
Ben anadil olarak konuşan birinin bunu o şekilde söyleyeceğinden şüpheliyim.
Nasıl daha fazla net olabilirim bilmiyorum.
Kendimi Fransızcada çok iyi ifade edemiyorum.
Bir anadil konuşurunun bunu o şekilde söyleyeceğini sanmıyorum.
Yerli bir Fransız konuşmacının bunu o şekilde söyleyeceğini sanmıyorum.
Bundan daha açık yapamam.
Müzik seviyorum. Çünkü söylemek isteyipte söyleyemediğim şeyleri o ifade ediyor.
Bu dünyada sadece kelime şeklinde ifade edilemeyen şeyler vardır.
Benim bildiğimden çok daha fazla bilen matematikçiler kendilerini açıkça ifade edemedikleri zaman bundan hoşlanmam.
Sanırım söylemek istediğim bir şeyi neredeyse tamamen söylemek için yeterince iyi şekilde Fransızca konuşabilirim.
Onun Japoncaya nasıl çevrildiğini bilmiyorum.
- Ben onu daha iyi söyleyemezdim.
- Daha iyi söyleyemezdim.