Examples of using "8 uhr" in a sentence and their turkish translations:
Uçak saat sekizde gelir.
Lütfen en geç sekize kadar burada olun.
Saat sekizde bir randevum var.
Otobüs sabah saat tam sekizde geldi.
Kahvaltı saat sekizde servis edilir.
O, sabah sekizde kalktı.
O, sekizden önce geri geldi.
Uçak sabah saat 8:00'de kalkar.
O, sekizden önce geri geldi.
Yarın sabah 8'de sizi arayacağım.
Tom saat 8 civarında ofisine gelir.
Paris'e giden 8:15 trenine binmek zorundayım.