Translation of "Vitre" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Vitre" in a sentence and their turkish translations:

- Quelqu'un a brisé la vitre.
- Quelqu'un brisa la vitre.

Biri pencereyi kırdı.

- Ne touchez pas la vitre.
- Ne touche pas la vitre.

- Cam dokunmayın.
- Cama dokunma.
- Bardağa dokunma.

Tom baissa la vitre.

Tom pencereyi açtı.

J'ai brisé la vitre.

Bardağı kırdım.

Tom a brisé la vitre.

Tom pencere camını kırdı.

Le voleur cassa la vitre.

Hırsız pencereyi kırdı.

Il a brisé la vitre.

O, bardağı kırdı.

- Je vis mon reflet dans la vitre.
- J'ai vu mon reflet dans la vitre.

Camda yansımamı gördüm.

La grêle a fendu la vitre.

Dolu pencereyi çatlattı.

Brisez la vitre en cas d'urgence.

Acil durumda, camı kır.

La vitre était brisée en morceaux.

Bardak parçalara ayrıldı.

Il a délibérément brisé la vitre.

- O, camı kasıtlı olarak kırdı.
- O, camı kasten kırdı.

Des gouttes de pluie frappent la vitre.

Yağmur damlaları cama vuruyor.

Je veux savoir qui a cassé cette vitre.

- Bu camı kim kırdı bilmek istiyorum.
- Bu pencereyi kim kırdı bilmek istiyorum.
- Pencereyi kimin kırdığını bilmek istiyorum.

Il a fait exprès de briser la vitre.

O pencereyi kasıtlı olarak kırdı.

Elle a fait exprès de casser la vitre.

O, pencereyi kasıtlı olarak kırdı.

Comme du gel tenace sur une vitre de fenêtre

Pencere bölmesini kaplayan don gibi

Et alors que j'étais assis derrière une vitre qui nous séparait,

Orada camın diğer tarafında otururken

En cas d'incendie, brisez la vitre et appuyez sur le bouton rouge.

Yangın durumunda, camı kırın ve kırmızı düğmeye basın.

Ils ont brisé la vitre de la voiture et pris le sac.

Arabanın camını kırıp çantayı aldılar.

Le garçon a cassé la vitre avec une balle de baseball le week-end dernier.

Erkek çocuk geçen hafta sonu beyzbol topu ile camı kırdı.

- Billy se cogne souvent la tête contre la fenêtre.
- Billy se cogne souvent la tête contre la vitre.

Billy sık sık kafasını pencereye çarpar.

- Je pense que ça a dû être Tom qui a brisé la fenêtre.
- Selon moi ça a dû être Tom qui a cassé la vitre.

Sanırım camı kıran Tom olmalı.