Examples of using "Vitre" in a sentence and their turkish translations:
Biri pencereyi kırdı.
- Cam dokunmayın.
- Cama dokunma.
- Bardağa dokunma.
Tom pencereyi açtı.
Bardağı kırdım.
Tom pencere camını kırdı.
Hırsız pencereyi kırdı.
O, bardağı kırdı.
Camda yansımamı gördüm.
Dolu pencereyi çatlattı.
Acil durumda, camı kır.
Bardak parçalara ayrıldı.
- O, camı kasıtlı olarak kırdı.
- O, camı kasten kırdı.
Yağmur damlaları cama vuruyor.
- Bu camı kim kırdı bilmek istiyorum.
- Bu pencereyi kim kırdı bilmek istiyorum.
- Pencereyi kimin kırdığını bilmek istiyorum.
O pencereyi kasıtlı olarak kırdı.
O, pencereyi kasıtlı olarak kırdı.
Pencere bölmesini kaplayan don gibi
Orada camın diğer tarafında otururken
Yangın durumunda, camı kırın ve kırmızı düğmeye basın.
Arabanın camını kırıp çantayı aldılar.
Erkek çocuk geçen hafta sonu beyzbol topu ile camı kırdı.
Billy sık sık kafasını pencereye çarpar.
Sanırım camı kıran Tom olmalı.