Translation of "Soulager" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Soulager" in a sentence and their turkish translations:

J'ai été envoyé pour vous soulager.

- Nöbeti senden devralmaya gönderildim.
- Nöbeti senden devralmak üzere gönderildim.

L’acupuncture peut aider à soulager les migraines.

Akupunktur migreni rahatlatmaya yardımcı olabilir.

Nous avons la capacité de soulager la souffrance,

Bizim acıları dindirme, hayatı genişletme

En pensant soulager la douleur de leurs habitants.

bu yerlerin yeniden yapılandırılmasında acele ediyoruz.

Aucune parole ne peut soulager son profond chagrin.

Onun ızdırabını hiçbir kelime hafifletemez.

C'est une excellente méthode pour soulager le stress.

Bu, stresi yatıştırmak için mükemmel bir yöntem.

J'ai pensé qu'une promenade dans le parc pourrait soulager nos esprits de nos ennuis.

Parktaki bir yürüyüşün zihnimizi sıkıntılarımızdan alabileceğini düşündüm.

Troupes expérimentées et bien dirigées - deux tentatives pour soulager la garnison assiégée de Saint-Sébastien ont échoué.

iyi yönetilen birliklerle karşı karşıyaydı - San Sebastian'ın kuşatılmış garnizonunu kurtarmak için iki girişim başarısız oldu.

Deux mois plus tard, il marcha de nouveau vers le nord pour soulager Badajoz, maintenant assiégé par l'ennemi,

İki ay sonra, şimdi düşman tarafından kuşatılmış olan Badajoz'u rahatlatmak için tekrar kuzeye yürüdü