Examples of using "Savais" in a sentence and their turkish translations:
Biliyordum.
Onların yalan söylediğini biliyordum.
Bu kadar iyi yemek pişirebildiğini bilmiyordum.
Onu biliyordum.
Onun hakkında her şeyi biliyordum.
Ben çok fazla biliyordum.
Onun olacağını biliyordum.
Onu seveceğini biliyordum.
Bunun doğru olduğunu biliyordum.
Kazanacağımızı biliyordum.
Kızacağını biliyordum.
Onların senin arkadaşların olduklarını biliyordum.
''Bunu önceden de biliyordum'' diye geçirmiş olabilirsiniz.
Bilmiyordum,
Biliyorsam kahrolayım.
Onun okuduğunu biliyordum.
Bilmiyordum.
Ben onu zaten biliyordum.
Onların geleceğini biliyordum.
Kabul edeceğini biliyordum.
Hakkında hiçbir şey bilmiyordum.
- Onu bilmiyordum.
- Bunu bilmiyordum.
Bunun olacağını biliyordum.
Bana döneceğini biliyordum.
Onun yalan söylüyor olduğunu biliyordum.
Seni bulacağımızı biliyordum.
Bunun arkasında olduğunu biliyordum.
Burada olacağını biliyordum.
Onu söyleyeceğini biliyordum.
Onun kim olduğunu bilmiyordum.
Onu yapabileceğimi biliyordum.
Buna karşı olduğunu biliyordum.
Bugünün eğlenceli olacağını biliyordum.
Bütün bildiğim bu.
Onun bir yalan olduğunu biliyordum.
Dahası, nasıl karşılık vereceğimi de biliyordum.
Bunun olacağını biliyordum.
Bildiğini sanıyordum.
Bunu bilmiyordum.
Bugünün eğlenceli olacağını biliyordum.
Geleceğini biliyordum.
Bunu bilmiyor muydun?
Ciddi olduğunu biliyordum.
Birinin geleceğini biliyordum.
Onu kimin yaptığını biliyordum.
Onun kim olduğunu biliyordum.
Geri geleceğinizi biliyordum.
Onun farklı olduğunu biliyordum.
Onun Tom olduğunu biliyordum.
Tom'un kazanacağını biliyordum.
Sen olduğunu biliyordum.
Bir erkek olarak neyi bilmediğimin farkında değildim.
Bir şeyin doğru olmadığını biliyordum.
Harika bir şey yapacağını biliyordum.
Senin bir kız arkadaşın olduğunu biliyordum!
Seni burada bulacağımı biliyordum.
Ne demek istediğini biliyordum.
Benim için geri geleceğini biliyordum.
Konserden hoşlanacağını biliyordum.
Onların listede olduğunu biliyordum.
Onu soracağını biliyordum.
Berbat edeceğini biliyordum.
Bunun arkasında olduğunuzu biliyordum.
O bana dikiş dikmeyi bilip bilmediğimi sordu.
Beklediğini bilmiyordum.
Onların çıktığını bilmiyordum.
Tom'un avare olduğunu biliyordum.
Bilsem, size söylerim.
Senin bir erkek arkadaşın olduğunu biliyordum!
Bunu başından beri biliyordum.
Keşke İngilizce konuşabilsem.
Bu anın geleceğini biliyordum.
Onu biliyor muydunuz?
Bunun olacağını biliyordum.
Suçlanacağımı biliyordum.
Ben onun nişanlı olduğunu zaten biliyordum.
Bir sırrı nasıl saklayacağımı biliyordum.
Ben bunun bir şaka olduğunu biliyordum.
Bu günün geleceğini biliyordum.
Bunun bir hata olduğunu biliyordum.
Tom'un beni affedeceğini biliyordum.
Tom'un Mary'den hoşlanacağını biliyordum.
Bunu bulacağımızı biliyordum.
Sorunun ne olduğunu biliyordum.
Onu söyleyeceğini biliyordum.
Orada olduğunu biliyordum.
Nasıl tepki göstereceğimi bilmiyordum.
Tom'un ne istediğini biliyordum.
Durmak zorunda olduğumu biliyordum.
Nasıl başlayacağımı bilmiyordum.
Onun hakkında çok az şey biliyorum.
Kazanacağımızı biliyordum.
Kaybedeceğimizi biliyordum.
Zamanımın geleceğini biliyordum.
Bunu çok uzun zamandan beri zaten biliyordum.
- Nereye gideceğimi bilmiyordum.
- Ben nereye gidileceğini bilmiyordum.
Bunun bir rüya olduğunu biliyordum!