Examples of using "étendue" in a sentence and their turkish translations:
15 kilometrelik bu boğaz...
- Onun ailesi çok geniştir.
- Onun ailesi çok büyük.
Betty kendini yatağa attı.
Bakın, orman bizi bu büyük açıklığa getirdi.
Bizim etki sahamız o zamandan beri çok genişledi.
O yerde yatıyor.
O bütün gece uyanık yattı.
Yaşlı bir adam yolda ölü yatıyordu.
Odaya gitti ve yatağa yattı.
Yatağımda uzandım.
Yakın zamanda bir babanın büyük ailesinin huzurunda, "erkek çocuklarımdan hiçbirinin avukat olmasını istemiyorum." dediğini duyduk.