Examples of using "Minkäänlaista" in a sentence and their turkish translations:
En ufak bir fikrim bile yok.
Herhangi bir açıklama yapılmadan kovulduk.
Bununla kesinlikle bir problemim yok.
Bununla ilgili hiç sorunum yok.
Tom'a ne olduğu hususunda herhangi bir fikrin var mı?
Tom'un ne yaptığına dair kesinlikle hiçbir fikrim yok.
Tom'un ne kadar şanslı olduğu konusunda hiç fikri yok.
Bunu nasıl yapacağın hakkında hiçbir fikrin yok, değil mi?
Tom ve Mary Fransızca konuşuyorlardı, bu nedenle onların ne hakkında konuştuklarıyla ilgili hiçbir düşüncem yoktu.
Tom'un şimdi nerede olabileceği konusunda bir fikrin var mı?