Examples of using "Käsitystä" in a sentence and their turkish translations:
En ufak bir fikrim bile yok.
Tom'un ne yapacağı hakkında hiçbir fikri yoktu.
Onun nasıl kaçtığı hakkında hiç fikrim yok.
- Hiçbir düşüncen yok, değil mi?
- Hiç fikrin yok, değil mi?
Hayatımın neye benzediği hakkında bir fikrin var mı?
Tom'un ne olacağı hakkında hiçbir fikri yoktu.
Tom'un nerede olduğu hakkında hiç fikrim yok.
Tom'a ne olduğu hususunda herhangi bir fikrin var mı?
Tom'un şimdi nerede olduğuna dair hiç fikrim yok.
Tom'un ne yaptığına dair kesinlikle hiçbir fikrim yok.
Ne bok yediğine dair Tom'un kendisinin bile fikri yok.
Bilgisayarımın nasıl çalıştığına dair en ufak bir fikrim yok.
- Tom'un kim olduğu hakkında hiç fikrim yok.
- Tom'un kim olduğuna dair bir fikrim yok.
Tom'un Mary'nin kim olduğuna dair hiç fikri yok.
Tom'a ne olduğu hakkında fikrim yok.
Tom'un neden bahsettiği konusunda hiçbir fikrim yok.
Tom Mary'nin düşündüğü hakkında fikri yok.
Bu kitabı kimin yazdığına dair bir fikrin var mı?
Bunu kimin yapmak isteyebileceğine dair herhangi bir fikrin var mı?
Tom'un gelip gelmeyeceği hakkında hiçbir fikrim yok.
Tom'un probleminin ne olduğuna dair hiç fikrim yok.
Tom'un karısının kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.
Tom'un ne kadar şanslı olduğu konusunda hiç fikri yok.
Bunu nasıl yapacağın hakkında hiçbir fikrin yok, değil mi?
Tom'un neden Mary'den hoşlanmadığına dair bir fikrin var mı?
- Bunun seni ne kadar aptal gösterdiğine dair herhangi bir fikrin var mı?
- Bunun seni ne kadar aptal gösterdiği hakkında bir fikrin var mı?
- Sana o izlenimi vermeyi amaçlamamıştım.
- Sana o izlenimi vermek istememiştim.
Tom ve Mary Fransızca konuşuyorlardı, bu nedenle onların ne hakkında konuştuklarıyla ilgili hiçbir düşüncem yoktu.
Tom'un şimdi nerede olabileceği konusunda bir fikrin var mı?
Tom, babalığın gerektirdiği anlayışa sahip değildi.
Hayatımın neye benzediği hakkında bir fikrin var mı?