Examples of using "Whispered" in a sentence and their turkish translations:
Sen fısıldadın.
Tom fısıldadı.
Fısıldadım.
O, sessiz ol diye fısıldadı.
Alice "Mary?" diye fısıldadı.
"Kapa çeneni." diye fısıldadı.
Biri Tom'un adını fısıldadı.
İş arkadaşlarından biri fısıldadı.
Onun kulağına bir şey fısıldadı.
Profesörlerden biri fısıldadı.
O bana bir şey fısıldadı.
Onlar birbirlerine fısıldadılar.
Tom, Mary'nin kulağına fısıldadı.
Tom, Mary'nin kulağına fısıldadı.
Tom, Mary'ye hafifçe fısıldadı.
O, "seni seviyorum" diye fısıldadı.
"Seni seviyorum" diye fısıldadı.
O, ona bir şey fısıldadı.
Tom Mary'ye bir şeyler fısıldadı.
O onu kulağıma fısıldadı.
Tom Mary'nin kulağına bir şeyler fısıldadı.
Mary, Tom'un kulağına bir şey fısıldadı.
Tom, Mary'nin kulağına bir şey fısıldadı.
Mary'nin arkadaşı ona bir şey fısıldadı.
Ben seninim diye sessizce fısıldadı.
"Cadılar ağlamaz," diye usulca fısıldadı.
- Onun kulağına bir şey fısıldadı.
- Onun kulağına bir şeyler fısıldadı.
Onun kulağına bir şey fısıldadı.
Tom'un arkadaşı ona bir şeyler fısıldadı.
O, bana aç olduğunu fısıldadı.
Cevabı kulağıma fısıldadı.
Tom Mary'ye doğru eğildi ve bir şeyler fısıldadı.
Ona içeri gelmesini fısıldadım.
Ona fısıldadı: "Seni seviyorum".
Leopold, o bana fısıldadı, kendini dizginle.
- Onun kulağına tatlı ama anlamsız şeyler fısıldadı.
- Kulağına güzel ama anlamsız sözler fısıldadı.
Tom Mary'ye en gizli sırrını fısıldadı.
Tom öne doğru eğildi ve Mary'nin kulağına fısıldadı.
O, bana aç olduğunu fısıldadı.
Tom eğildi ve Mary'nin kulağına fısıldadı.
Tom Mary'ye bir şey fısıldadı ve o gülümsedi.
"Suda bir köpekbalığı var "diye fısıldadı.
"Ölüm Bahçesi demek istiyorsun" diye fısıldadı.
Onun kulağına "Seni seviyorum" diye fısıldadı.
Tom Mary'nin kulağına bir şeyler fısıldadı ve o, başını salladı.
Tom Mary'nin kulağına bir şeyler fısıldadı ve o gülümsedi.
Tom, Mary'ye benim duyamadım bir şey fısıldadı.
Leyla eğildi ve Sami'nin kulağına bir şey fısıldadı.
Tom eğildi ve Mary'nin kulağına bir şeyler fısıldadı.
Tom Mary'ye doğru yürüdü ve kulağına fısıldadı.
Tom Mary'ye bir şeyler fısıldadı ve sonra odadan çıktı.
Tom etrafa baktı ve sonra Mary'nin kulağına bir şey fısıldadı.
"Evet!", o, kulağıma büyüleyici sesiyle fısıldadı.
Kulağıma "Seni seviyorum" diye fısıldayıp ardından beni yanağımdan öptü.
Tom "Sadece gözlerini kapat." diye fısıldadı ve Mary gözlerini kapatınca, onun dudaklarını hafifçe öptü.
O onun kulağına bir şey fısıldadığında, o sanki hipnotize olmuş gibi, tam onun söylediği gibi hareket etti.