Examples of using "Violet" in a sentence and their turkish translations:
Menekşe menekşe rengidir.
Bu bir menekşe.
Eflatun rengini severim.
Kitap menekşe renkli.
- O, mor gözlü kadınlardan hoşlanıyor.
- O, menekşe gözlü kadınlardan hoşlanıyor.
Violet ayda bir mektup yazdı.
Bu mavi değil; mor.
Eğer mavi ve kırmızıyı karıştırırsanız, menekşe alırsınız.
Bir gökkuşağı kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, çivit ve mordan oluşur.
Gökkuşağının görünür renkleri kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, çivit ve mordur.