Examples of using "Traveler" in a sentence and their turkish translations:
Güzel manzara her gezgini büyülüyor.
O gece boyunca yolcuyu ağırladı.
Gezgin, sonuçta hedefine vardı.
Bir grup kurt, gezginlere saldırdı.
Acaba bu küçük kız da zaman yolcusu muydu?
Adam gezginin parasını soydu.
O, yolcuya yiyecek ve giyecek sağladı.
Gezgin bana yol sormak için durdu.
Gezgin, akşam New York'a ulaştı.
Gezgin uzaktan bir ışık gördü ve sevindi.
Tom'un gerçekten bir zaman yolcusu olduğuna inanan bir sürü insan var.