Translation of "Attacked" in Turkish

0.059 sec.

Examples of using "Attacked" in a sentence and their turkish translations:

- We were attacked.
- We've been attacked.

Saldırıya uğradık.

- Someone attacked him.
- Somebody attacked him.

Biri ona saldırdı.

- Someone attacked her.
- Somebody attacked her.

Biri ona saldırdı.

Somebody attacked here

birileri buraya saldırmıştı

Tom attacked Mary.

Tom, Mary'ye saldırdı.

We're being attacked.

Saldırıya uğruyoruz.

Someone attacked Tom.

Birisi Tom'a saldırdı.

Tom attacked me.

Tom bana saldırdı.

Tom was attacked.

Tom saldırıya uğradı.

We were attacked.

Biz saldırıya uğradık.

They were attacked.

Onlara saldırıldı.

Were you attacked?

Saldırıya uğradın mı?

Who attacked you?

Sana kim saldırdı?

Someone attacked us.

Biri bize saldırdı.

Someone attacked them.

Biri onlara saldırdı.

Someone attacked me.

Biri bana saldırdı.

Cain attacked Abel.

Kabil, Habil'e saldırdı.

Mary attacked Tom.

Mary Tom'a saldırdı.

I was attacked.

Saldırıya uğradım.

She attacked him.

O, ona saldırdı.

Somebody attacked me.

Birisi bana saldırdı.

Somebody attacked Tom.

Biri Tom'a saldırdı.

- I've been attacked.
- I was assaulted.
- I was attacked.

Saldırıya uğradım.

- I heard that somebody attacked you.
- I heard someone attacked you.
- I heard that someone attacked you.
- I heard somebody attacked you.

Birisinin sana saldırdığını duydum.

Everyone attacked my opinion.

- Herkes benim görüşüme saldırdı.
- Herkes benim fikrime karşı çıktı.

I never attacked anybody.

Asla kimseye saldırmadım.

The enemy attacked furiously.

Düşman öfkeyle saldırdı.

Tom's dog attacked Mary.

Tom'un köpeği Mary'ye saldırdı.

She attacked the enemy.

Düşmana saldırdı.

I've never attacked anyone.

Ben hiç kimseye saldırmadım.

Southern newspapers attacked Lincoln.

Güney gazeteleri Lincoln'a saldırdı.

They attacked the enemy.

Onlar düşmana saldırdı.

Fadil was attacked first.

Önce Fadıl saldırıya uğradı.

Tom's dog attacked me.

Tom'un köpeği bana saldırdı.

Sami was brutally attacked.

Sami acımasızca saldırıya uğradı.

The dog attacked Tom.

Köpek, Tom'a saldırdı.

Tom suddenly attacked Mary.

Tom birden Mary'ye saldırdı.

- Tom got attacked by a bear.
- Tom was attacked by a bear.

Tom bir ayı tarafından saldırıya uğradı.

- Tom was attacked by a dog.
- Tom got attacked by a dog.

Tom bir köpek tarafından saldırıya uğradı.

It also attacked the Orthodox

Ortodokslara da saldırıyordu

Our army attacked the kingdom.

Ordumuz krallığa saldırdı.

The enemy attacked the town.

Düşman kasabaya saldırdı.

We were attacked by pirates!

Korsanlar tarafından saldırıya uğradık.

We're being attacked by mosquitos.

Biz sivrisinekler tarafından saldırıya uğruyoruz.

We were attacked by zombies.

Zombiler tarafından saldırıya uğradık.

Dan attacked a black student.

Dan siyah bir öğrenciye saldırdı.

The player attacked the referee.

Oyuncu hakeme saldırdı.

The terrorists attacked a mosque.

Teröristler bir camiye saldırdılar.

The enemy attacked from behind.

Düşman arkadan saldırdı.

Tom attacked Mary from behind.

Tom, Mary'ye arkadan saldırdı.

We were attacked from behind.

Arkadan saldırıya uğradık.

The wolf attacked the lamb.

Kurt, kuzuya saldırdı.

The army was unexpectedly attacked.

Ordu habersizce saldırıya uğradı.

Grant attacked Vicksburg several times.

Grant Vicksburg'a birkaç kez saldırdı.

The rebels attacked him there.

İsyancılar orada ona saldırdılar.

The zombies attacked the joggers.

Zombiler jogging yapanlara saldırdı.

They attacked me from behind.

Onlar bana arkadan saldırdılar.

A girl was attacked tonight.

Bir kız bu gece saldırıya uğradı.

Why have they attacked us?

Neden bize saldırdılar?

We were attacked by bandits.

Haydutlar tarafından saldırıya uğradık.

We were attacked by highwaymen.

Yol kesen haydutlar tarafından saldırıya uğradık.

We were attacked by ruffians.

Serseriler tarafından saldırıya uğradık.

Sami knew who attacked him.

Sami ona kimin saldırdığını biliyordu.

Sami believed Layla attacked him.

Sami, Leyla'nın ona saldırdığına inanıyordu.

- Tom said Mary's dog attacked him.
- Tom said that Mary's dog attacked him.

Tom, Mary'nin köpeğinin ona saldırdığını söyledi.

A fierce dog attacked the girl.

Vahşi bir köpek kıza saldırdı.

He was attacked by a shark.

Bir köpek balığı tarafından saldırıya uğradı.

Tom was attacked by a shark.

Tom bir köpekbalığı tarafından saldırıya uğradı.

Tom was attacked by Mary's sister.

Tom, Mary'nin kız kardeşi tarafından saldırıya uğradı.

He attacked Tom with strong arguments.

O, güçlü tartışmalarla Tom'a saldırdı.

The dog attacked the little boy.

Köpek küçük çocuğa saldırdı.

The enemy attacked us at night.

Düşman bize gece saldırdı.

Tom attacked Mary with a dagger.

Tom bir hançerle Mary'ye saldırdı.

The angry mob attacked the building.

Öfkeli kalabalık binaya saldırdı.

He attacked me from the rear.

O bana arkadan saldırdı.

- Tom was assaulted.
- Tom was attacked.

Tom saldırıya uğradı.

Dan was attacked by a wolf.

Dan bir kurt tarafından saldırıya uğradı.

Dan's pitbull attacked Linda's small dog.

Dan'ın pitbulu Lindanın küçük köpeğine saldırdı.

Tom was attacked by a wolf.

Tom bir kurt tarafından saldırıya uğradı.

Tom got attacked by a shark.

Tom bir köpekbalığı tarafından saldırıya uğradı.

In late November, they attacked Finland.

Kasım ayı sonlarında, Onlar Finlandiya'ya saldırdılar.

A week later, Germany attacked Poland.

Bir hafta sonra, Almanya Polanya'ya saldırdı.

She attacked him with her fists.

O, yumruklarıyla ona saldırdı.

Tom was attacked by a bear.

Tom bir ayı tarafından saldırıya uğradı.

Tom attacked Mary with a knife.

Tom bir bıçakla Mary'ye saldırdı.

The furious mob attacked the building.

Öfkeli kalabalık binaya saldırdı.

I was attacked in broad daylight.

Güpegündüz saldırıya uğradım.

Layla attacked Sami with a knife.

Leyla bir bıçakla Sami'ye saldırdı.

I got attacked by a bear.

Ben bir ayı tarafından saldırıya uğradım.

Sami was attacked by a hippo.

- Sami bir su aygırı tarafından saldırıya uğradı.
- Sami bir hipopotam tarafından saldırıya uğradı.

Sami was attacked by a cougar.

Sami bir puma tarafından saldırıya uğradı.

We were attacked by swarms of bees.

Arı sürüsü tarafından saldırıya uğradık.

She was attacked by a big snake.

O, büyük bir yılan tarafından saldırıya uğradı.

Tom was attacked by a wild turkey.

Tom'a vahşi bir hindi tarafından saldırıldı.

A swarm of hornets attacked the children.

Bir eşek arısı sürüsü çocuklara saldırdı.

A swarm of wasps attacked the children.

Bir eşekarısı sürüsü çocuklara saldırdı.