Examples of using "Tents" in a sentence and their turkish translations:
Onlar çadırlarda yaşıyor.
Hava kararmadan önce çadırlarımızı kurduk.
- Okul bize çadır temin edecek.
- Okul bize çadır verecek.
Onlar çadırlarını sahilde kurdu.
Kamp gezisi gerçekten çadırdaydı.
Karanlıktan önce çadırlarımızı kurduk.
Çadırlarımız yerine dışarıda yemek yiyelim.
Onlar çadırlarını sahilde kurdular.
Karınları aç bir şekilde, askerler çadırlarının önünde düzen aldılar, hava şartları oldukça sertti.
Adâ Yaval'ı doğurdu. Yaval sürü sahibi göçebelerin atasıydı.
Tanrı Yafet'e bolluk versin, Sam'ın çadırlarında yaşasın, Kenan Yafet'e kul olsun.
Çadırlarımızı şimdi oldukları yerde sahilde bırakamayız. Eğer bırakırsak, su yükseldiğinde su altında kalacaklar.