Examples of using "Someone's" in a sentence and their turkish translations:
Birisi konuşuyor.
Birisi ateş ediyor.
- Birisi kayıp.
- Birisi eksik.
Birisi uğulduyor.
- Birisi arıyor.
- Birisi çağırıyor.
Birisi kapıyı çalıyor.
Birisi orada.
Birisinin köpeği kayboldu.
Biri beni izliyor.
Birine evlenme teklif et.
Birinin başı belada.
Birisi benim arkamda.
Birisi bunu yapıyor.
Asla birinin duygularını incitme.
Birisi duşta.
Birinin burada olduğunu biliyorum.
Birisi şemsiyemi aldı.
Son zamanlarda biri burada.
Biri çok meşguldü.
Biri beni burada karşılayacak.
O birinin adı mı?
Odamda biri var.
Birisi yemek yiyor.
"Sloppy Joe" birinin adı değil mi?
Birisi geliyor.
Dışarıda birisi var.
Biri yan odada.
Birisi benim koltukta oturuyor.
Birisi kibritle oynuyor.
Biri Tom'u yaralayacak.
Diğer odada biri var.
Birisi içeri girmeye çalışıyor.
Birisi kıskanıyor gibi görünüyor.
Tom birinin köpeğini ezdi.
Lobide birisi bekliyor.
Biri bizi öldürmeye çalışıyor.
Biri sana zarar verecek.
Biri bize zarar verecek.
Biri onlara zarar verecek.
Biri bana zarar verecek.
Biri ona zarar verecek.
Biri onu incitecek.
- Eksik biri var.
- Kayıp biri var.
Birinin ırkından bahseden ırkçı değildir.
Birisi şu anda bunu yapıyor.
Birinin hayatını kurtardın mı hiç?
Tom birinin dikkatini çekmeye çalıştı.
Birisi sorumlu tutulmak zorunda.
Sanırım kapıda biri var.
Birisi sizin için telefonda.
Onlar birinin kamerasını çaldığımı söylüyorlar.
Sanırım bodrumda biri var.
Arkanda biri var.
Birisi geliyor.
Birisi şarkı söylüyor.
Birisi bana yalan söylediğinde biliyorum.
Birisi kapının önünde duruyor.
Her canavar birinin bebeği olarak başlar.
Birisi buradaydı.
Bizim kedimiz başka birinin kedisiyle kavga etti.
Biri bana mesaj atıyor.
- Birisi işleri baltaladı.
- Birisi işleri bozdu.
Her zaman birisinin frag-kuyruğunda yolculuk yapmayın.
Birisi kapı zilini çalıyor.
Birinin başı beladaysa onlara yardım etmelisin.
Birisi aile için sorumluluk almak zorunda.
En son ne zaman birisinin gözyaşlarını sildin?
- Bunu muhtemelen birisinin yardımı olmadan yapamam.
- Bunu birinin yardımı olmadan yapmam olanaksız.
Birinin saçını kesmek gerçekten o kadar zor değil.
Kapıda birisi var.
Sıkılmış bir yumrukla kimsenin elini sıkamazsın.
Birisi onu yapmalı.
İyi bir poker oyuncusu birinin ne zaman blöf yaptığını söyleyebilir.
Biri bunu yapmak zorunda.
Birisi beni gözetliyor.
- Birinin ofisine girmeden önce kapıyı çalmalısın.
- Birinin ofisine girmeden önce kapıyı çalman gerekiyor.
Biri ismimi haykırdı.
Garajımızda biri var.
Ön kapıda biri var.
Sırf birinin doğum günü veya sadece Noel diye
Birisi bizi görmek için bekliyor.
Anksiyetenin birinin hayatı üzerindeki etkisini göstermek için
intiharı konuşmak bu fikri insanın kafasına yerleştirir.
Ön kapıda birisi var.
Birisi kapıyı çalıyor.
Biri sizi görmek için burada.
Bizden önce burada birisi vardı.
Birisi kapıyı çalıyor.