Examples of using "Feelings" in a sentence and their turkish translations:
Küsmece darılmaca yok!
O, duygularını gizledi.
Çocukların da hisleri var.
Acaba hangi tatsız duygulardan
Onlar duygularını paylaştılar.
Tom'un duyguları karşılıksız değillerdi.
Duygularımı ifade edemem.
Sözler duygularımı iletmez.
Bu unsur; tatsız (nahoş) duygular.
bu sebeple, bir duygulanım hâlinde
Hisler geçecek
Bunlar, duyguların hakim olduğu eylemler.
Müzik duyguları tahrik eder.
Onun duygularını görmezden gelmeyin.
Asla birinin duygularını incitme.
Ben duygularını takdir ediyorum.
Sen duygularını açığa çıkardın.
Benzer duygularım vardı.
Hislerini anlıyorum.
Tom'un duygularını incittin.
Duygularınız önemlidir.
Onların duygularını anlıyorum.
Tom'un karmaşık duyguları vardı.
Duygularımız incindi.
Karışık duygularım vardı.
O, duygularını sakladı.
Tom duygularımı incitti.
Tom'un duygularını incittin.
- Tom'un duyguları kırgındı.
- Tom'un duyguları incindi.
Ben senin duygularını paylaşıyorum.
Duygularımı incitiyorsun.
Tom'un duyguları incinmiş.
Tom, Mary'nin duygularını incitti.
Tom'un çelişkili duyguları vardı.
Hislerim gerçek.
Duygularım yaralandı.
Duygularım incindi.
O gerçek duygularını göstermez.
Tom'un duygularını incittiğimi düşünüyorum.
Onun hakkında karışık duygularım var.
Kelimeler benim gerçek hislerimi iletemez.
bunun anlamı hisler geçicidir.
çünkü önemli olan şey duyguların.
Onun duygularını incittim mi?
Duygularımı gizleyemiyorum.
Ben bir şekilde sizin duygularınızı anlıyorum.
Duygularının ortaya çıkmasına izin verme.
O, duygularını belli etmez.
Beyniniz duygularınızı programlar.
Ben duygularımı anlamıyorum.
O benim hislerimi anlayamıyor.
Gerçek duyguların neler?
Sen benim duygularımı incitemezsin.
Ben duygularımı ifade edemem.
Sen duygularımı yaraladın.
Duyguların hakkında bilgi sahibiyim.
Tom duygularını gizleyemedi.
Sana karşı hislerim var.
Bu adamın duyguları yok.
Onun hisleri karşılıklı değildi.
Onun hisleri karşılıklı değildi.
- Tom Mary'nin duygularını incittiğine pişman oldu.
- Tom Mary'nin duygularını incittiğine üzüldü.
Şimdi duygularımı incittin.
Hislerini tam olarak anlıyorum.
Duygularım hakkında kafam karışık.
Sözleri onun duygularını incitti.
O, onun için duygular geliştirdi.
Pozitif duygular iyi sağlık verir.
Duygularını incittim mi?
Onun duyguları kolayca incinir.
Hissettiklerimi kelimelere dökemem.
Onun duygularına saygı duyun.
Tom duygularını incitti.
Herkes Tom'un gerçek hislerini biliyordu.
Duygularını incittiğim için üzgünüm.
Senin için duygularım değişmedi.
Senin duygularını anladığımı hissediyorum.
Onların sözleri kendi duygularıyla çelişiyor.
Hislerini incitmek istememiştim.
Bir seçim, 8 duygu, 90 saniye ile.
Servet ve para hakkındaki hislerinizi,
Bedenlerimiz duygularımıza cevap verir.
Doris herkesin hislerine karşı saygılı.
Onun yüzü gerçek hislerini açığa vurdu.
O, duygularımı hiç umursamıyor.
Bu, duygular hakkında bir kitap.
Bilerek onun hislerini incittim.
Duygularınla oynamıyorum.
Sanırım onun duygularını incittim.
Ben onun duygularını incitmiş olabilirim.
Ona karşı duygularımız karışık.
O gerçek duygularını göstermez.
Bazı duyguları tarif etmek zordur.
Senin duygularını incitmemek istedim.
Duygularını gizlemeye çalıştı.