Examples of using "Talking" in a sentence and their turkish translations:
Sami sadece konuşuyor, konuşuyor ve konuşuyordu.
Konuşmayı kesin.
Herkes konuşuyor.
O konuşmayı kesti.
Konuşmuyordum.
Herkes ansızın konuşmayı kesti.
Birisi konuşuyor.
Konuşmaya devam et.
Onlar konuşuyorlar.
Ben konuşuyorum.
Kim konuşuyor?
Tom konuşmaya devam etti.
Onlar konuşmuyorlar.
- Siz konuşuyorsunuz.
- Siz konuşursunuz.
- Herkes onu konuşuyor.
- Herkes onun hakkında konuşuyor.
Birinin konuşmasını duyuyorum.
Herkes neden bahsediyor?
- Sen neden bahsediyorsun?
- Neden bahsediyorsun sen?
Konuşmayı severim.
Biz konuşmaktan hoşlanıyoruz.
Onlar konuşmayı kestiler.
- Kimin konuştuğuna bak.
- Tencere dibin kara, seninki benden kara.
- Konuşana bak hele.
- Diyene de bakın.
- Dinime söven bari Müslüman olsa.
- Dinime küfreden bari Müslüman olsa.
O, konuşuyor.
O konuşmayı kesti.
Biz sadece konuşuyoruz.
Konuşacak bir şey kalmadı.
Lütfen konuşmayın.
Konuşmuyordum.
Herkes konuşmaya devam etti.
Tom konuşmaya başladı.
İnsanlar konuşuyor.
Tom konuşmayı kesti.
O konuşmaya devam etti.
Tom konuşmaya başladı.
Ben konuşmaya başladım.
Sen saçmalıyorsun.
Tom konuşmaya devam etti.
Tom konuşmuyor.
Konuşuyorduk.
Tom konuşuyordu.
Hâlâ konuşuyorum.
Sadece konuşmaya devam et.
Sadece konuşmaya başla.
Şimdi konuşuyoruz.
Şimdi konuşuyorsunuz.
Konuşmuyordum.
Saçma konuşuyorum.
Onlar konuşmuyorlar.
Konuşmaya devam edelim.
Konuşmayı bıraktım.
Konuşmaya devam ettim.
Tom konuşmuyordu.
Konuşmayı bitirdim.
Lütfen konuşmayı keser misin?
Onlar konuşuyorlar.
Tom kimle konuşuyor?
Konuşmayı bırak ve dinle.
Konuşmayı yapacağım.
O ne hakkında konuşuyor?
Tom kim hakkında konuşuyor?
Tom kendi kendine konuşuyor.
Herkes senin hakkında konuşuyor.
Ne hakkında konuşuyorsun?
Eliana ile konuşmak bir duvarla konuşmak gibi.
Herkes onun hakkında konuşuyor.
Kimle konuşuyorsun?
Onlar kendi aralarında konuşuyorlar.
Kimle konuşuyorsun?
Seninle konuşmayı seviyorum.
Kimle konuşuyorsun, aptal?
Tom'la konuşmak tuğla bir duvarla konuşmak gibidir.
Birbirleriyle konuşuyorlar.
Onlar onun hakkında konuşuyor mu?
Seninle konuşmuyorum. Maymunla konuşuyorum.
Tom'la konuşmaktan hoşlandım.
Konuşmaya değmez.
Tom, Mary ile konuşmayı severdi.
- Onun hakkında konuşmaya hazırız.
- Onun hakkında konuşmamız bitti.
Tom, Mary ile konuşuyor.
gaza basmaktan
yani konuşuyorlar
O, teori konuşmuyor.
O, konuşmayı kesmedi.
Konuşmayı keser misin?
- O, aniden konuşmayı kesti.
- Bir anda dut yemiş bülbüle döndü.
Aniden, konuşmayı durdurdular.
Benimle konuşmayı kes.
Sadece konuşuyorduk.
- Seninle konuşuyorum!
- Sizinle konuşuyorum!
- Sana diyorum!
O, konuşmayı bırakamaz.
Birisini konuşurken duydum.