Examples of using "Skyrocketing" in a sentence and their turkish translations:
ama işsizlik oranının fırlaması, uyuşturucunun yaygın şekilde
Benzin fiyatları bu yaz birdenbire fırlıyor mu, merak ediyorum?
Benzin fiyatlarının hızla yükselmesine asla alışamayacağım.