Examples of using "Secret" in a sentence and their turkish translations:
O bir sır.
Bu sır değil.
Gizem bir sır olarak kalacak.
O, sırdır.
Bu çok gizli.
O bir sır.
O bir sırdır.
O bir sır değil.
Onun sırrını biliyorum.
O bir sırdı.
Bu bir sır mı?
İşte sırrı:
Gizemli yağmur ormanlarından...
- Sırrın nedir?
- Senin sırrın nedir?
Sırrı saklayın.
Sır nedir?
Bu sır değil.
Bu bizim sırrımız.
O benim sırrım.
O bizim sırrımız.
Bunu gizli tut!
Sırrını ifşa et!
çünkü büyük sır, sezgimizin bize verdiğinden çok daha büyük
- O bizim sırrımız olacak.
- Sırrımız olacak.
Tom onu gizli tuttu.
- O bir sır değil.
- Bu bir sır değil.
- Sır değil bu.
"Gizli el sıkışmayı biliyor musun?" "Ne gizli el sıkışması?"
Mutlu bir evliliğin sırrı, bir sır olarak kalır.
Bu onun küçük kirli sırrı.
Bu tam olarak bir sır değil.
Bu artık bir sır değil.
- Tom sırrı Mary'ye söyledi.
- Tom Mary'ye bir sır söyledi.
İki insanın bildiği bir sır, sır değildir.
Sırrını gizleyeceğim.
Onu gizli tutun lütfen.
İşin sırrı çıktı.
O onu gizli tuttu.
Sır dışarı sızdı.
Gizli bir geçit var.
O, sırrımı açığa çıkardı.
Büyük sır nedir?
Bu pek sır sayılmaz.
Tom senin sırrını biliyor.
Bu sır.
Tom Mary'nin sırrını biliyordu.
Sırrı biliyor.
Lütfen bu sırrı sakla.
Gizli madde nedir?
Bir sırrım var.
Bir sırrım var.
- Senin sırrını biliyorum.
- Sırrını biliyorum.
Onun sırrını biliyorum.
- Sır neydi?
- Sır ne idi?
- Sırrımı biliyorsun.
- Sırrımı biliyorsunuz.
O bir sırdı.
Bu açık bir sır.
Bu bir sır.
Lütfen onu gizli tut.
O benim gizli bahçem.
Gerçek sırrın nedir?
Biz onu gizli tuttuk.
Tom sırrı açığa vurdu.
Tom onun sırrını açığa çıkardı.
Tom sırrı biliyor.
Hiç gizli plan yok.
O oldukça bir sır.
O sırrımız olarak kalacak.
Peki, sırrın ne?
Tamam, sır nedir?
O bütünüyle gizliydi.
Tom'un sırrını biliyorum.
İşte küçük bir sır.
Sır yayıldı.
Belki o sırdır.
Biz gizlice ayrıldık.
- O, onun sırrını biliyordu.
- Onun sırrını biliyordu.
Ben onun sırrını buldum.
Onun sırrını keşfettim.
Tom'un sırrını keşfettim.
Bunu bir sır olarak saklayacağım.
Bu herkesçe bilinen bir sır.
Onun sırrını biliyorum.
Onlar gizli bir yerde buluştu.
- Tom'un sırrı neydi?
- Tom'un sırrı ne idi?
Bu bizim sırrımız olacak.
Bu bizim sırrımızdı.
Onu bir sır olarak tut.
Bu bir sır mı?
O bir sır mı?
Tom'un bir sırrı var.
Sırrımı keşfettin.
Ben sırrı biliyorum.