Examples of using "Positive" in a sentence and their turkish translations:
Pozitif kalın.
Ben olumluyum.
Sen olumlusun.
Biz olumluyuz.
Olumlu düşün.
Pozitif düşün!
Pozitif eylemler pozitif beyin işlevi yaratır mı?
Olumlu düşün ve olumlu şeyler olacak.
Tom olumlu görünüyordu.
Sadece olumlu yönler."
olduğu görüşü
Pozitif misin?
O pozitifti.
Tom olumlu görünüyor.
Tom pozitif mi?
Neredeyse eminim.
Tom olumlu.
Olumlu düşünelim.
Olumlu bir şey yapın.
Tom pozitif kaldı.
Hâlâ olumluyum.
Tom olumlu görünüyordu.
Yanıldığına eminim.
Olumlu yönler nedir?
Tom çok olumluydu.
Gerçekten olumlu hissettim.
Pozitif sonuçlar istiyoruz.
Tom çok olumlu görünüyordu.
Enerji sakla, pozitif ol!
Olumlu olamıyorum.
Kesinlikle olumlu musun?
Cevap olumlu mu?
Hâlâ olumlu musun?
Tom'un bunu yaptığına eminim.
Tom'un bitirdiğine eminim.
Tom'un yanıldığına eminim.
Reddedilmeyeceğinden eminim.
yapmaya gitmiyorsun?
Tüberkülin reaksiyonu pozitifti.
O olumlu bir yanıt verdi.
Olumlu olmaya çalışalım.
Tom olumlu, değil mi?
Bu sıfatların hepsi olumlu.
O çok olumlu bir işaret.
Pozitif bir duygum var.
Ben onun hakkında çok olumluyum.
Pozitif kalmak zorundayız.
Olumlu olmak zorundasın.
Sen pozitif kalmak zorundasın.
Pozitif duygular iyi sağlık verir.
Olumlu bir sonuca ihtiyacımız var.
Bu olumlu bir deneyimdi.
Negatif elektronlar pozitif elektronlar çekerler.
Pozitif iyonlara katyonlar denir.
Biz olumlu düşünmeye çalışıyoruz.
Çocuklar normalde çok olumludur.
- Her şey çok olumlu oldu.
- Hepsi çok olumlu oldu.
Olumlu tutmaya çalışıyorum.
Olumlu taraftan bak!
Pozitif enerji gönderiyorum. Ommmmm.
Tom'un kazanabileceğinden eminim.
Tom'un ağlayacağını kesin biliyorum.
Tom bunun olumlu bir adım olduğunu söyledi.
Bunu yapabileceğimden eminim.
Tom'un bunu yapabildiğinden eminim.
Tom'un bunu yaptığına eminim.
Tom bana emin olduğunu söyledi.
Olumlu duyguları tamire gerek yok.
görünmeyi tercih ederiz.
sürekli bir biçimde pozitif olmalısınız.
Olumlu taraftan bakalım.
Pozitif atom çekirdekleri negatif elektronları çeker.
Benim kan grubum A pozitif.
Haydi millet, olumlu olalım.
Neredeyse eminim.
Bu raporla ilgili olumlu musunuz?
Kendime pozitif kalmamı söyledim.
Sami meth testinde pozitif çıktı.
Siz iyimsersiniz.
Tom'un bunu yapacağına emin misin?
Olumlu bir şey olmasını umuyorsan
buluştuğu kişinin olumlu resminin içine alır
çünkü pozitif bilgi, iyi hissettirir
huzurlu pozitif bir zihin durumu için.
O, bunun olumlu bir gelişme olduğunu düşünüyor.
Eminim.
Onun hatalı olduğuna eminim.
Tom'un anabolik steroid testi pozitif çıktı.
Onun bitirdiğinden eminim.
Tom epeyce olumlu tepkiler aldı.
- Tom Mary'nin hatalı olduğu hakkında pozitif.
- Tom, Mary'nin hatalı olduğundan emin.
O bir hamilelik testi ve pozitif.
Fadıl, Dania'yı olumlu bir şekilde etkiledi.
Pozitif elektrota katot adı verilir.
Tom bunu yapabileceğine emin.
Tom'un bizi bekleyeceğinden eminim.
yapıcı, toplumsal bilinç sahibi ve uyuşturucu karşıtıydı.
mutluluk ve neşe gibi olumlu duygular hissedersin.
Pozitif risk alma tekrarladığında artar mı?
prefrontal kortekste çok şey olur.