Examples of using "Moonlight" in a sentence and their turkish translations:
Zemine çok az ay ışığı ulaşır.
Ay ışığı zayıf.
Odayı ay ışığı kapladı.
- Ayışığı güzel.
- Mehtap güzel.
Ay ışığında ışıyorlar.
Ay ışığı tek ışık kaynağıydı.
Ay ışığı pencerelerden geldi.
Ay ışığı altında öpüştüler.
Mehtap gerçekten güzel.
Mehtapta yüzdük.
Periler ay ışığında dans ettiler.
Ay ışığı göle yansımıştı.
Hayal kurmak düşüncenin mehtabıdır.
O, mehtaba katlanamaz ve o karanlığa katlanamaz.
Ay ışığı, iç içe geçmiş ormandan içeri sızmakta zorlanıyor.
Ada ay ışığında siyah görünüyordu.
O ne ay ışığına ne de karanlığa katlanabilir.
Onu ay ışığında orada gördüm.
Moonlight En İyi Film Oscar'ı'nı kazandı.
...ve ay ışığını yansıtan taç yaprakları yol gösterici işlevi görür.
Çift ay ışığında ele ele tutuşarak yürüdü.
Tom ve Mary ay ışığında sessizce yemek yedi.
Mary ay ışığında ormanda dans etti.
Odamı dün gece ay ışığı kapladı.
Ay ışığında yürümek romantikti.
Deniz kıyısı özellikle ay ışığında romantik görünüyor.
Bizim gibi o da ay ışığında pek renk göremez.
Tom ve Mary ay ışığında kumsalda yürüdüler.
Ay ışığının keyfini çıkarabilmek için ışıkları kapattı.
Ay ışığında bir kitap okumanın mümkün olduğunu sanmıyorum.
Ağaç örtüsünün altındaki ormanın zeminine ay ışığının sadece yüzde ikisi ulaşıyor.
Denizden yansıyan ay ışığına çekilerek okyanusa doğru gidiyorlar.
Ay ışığının en güçlü hâli güneş ışığından 400.000 kat daha sönüktür. Yine de görmeye yeter.
Ormanın diğer hayvanları düğün dansını izlemeye geldi ve onlar da bütün gece ay ışığı altında dans ettiler.