Examples of using "Flirt" in a sentence and their turkish translations:
Sen öyle bir çapkınsın.
O flört etmeye geldi.
Benimle flört etme, Tom.
Mary ile flört etmedim.
Bu binaların ikisi de ışıkla flört ediyor.
Tom'un eşimle flört ettiğini gördüm.
Ve bu binalar gerçekten rüzgârla flört ediyor;
Tom'la flört etme tarzını hatırlıyorum.
Tom'un Mary ile flört etme tarzını hatırlıyorum.
Kızlar benimle flört etmek isterse elimde değil.
- O iyi giyimli.
- O iyi giyinmiş.