Examples of using "Family's" in a sentence and their turkish translations:
Ben onun aile avukatıyım.
Ailen seni bekliyor.
Ben ailenin geleneklerini devam ettiriyorum.
Ailem seni sevecek.
Sami ailesinin evindeydi.
Sami ailesinin tüm servetini kumarda kaybetti.
ailemin yemek masasındaki sohbetleri yatıyor.
ve büyürken bir apartmandan daha iyi bir eve taşınarak,
Bebeğimin sütannesi aynı zamanda aile diyetisyenimiz.
O, her yaz Fransa'da ailesinin evine gider.
Onun bizim ailenin sorunlarına karışma hakkı yoktur.
Tom'un pahalı zevkleri ailenin mali durumuna bir yük oluyordu.
Bütün ailem Bostonludur.
kadın bana köpeğin kendisini ve ailesini yıllar önce kurtardığını anlattı.
Onlara iyi haberi söylediğimde ailenin tepkisini duymalıydın.
Ailem varlıklı değildir.
Her pazartesi bayan Evans çinko küvette tüm ailenin giysilerini yıkadı.
O, Keio Üniversitesi'nden mezun olur olmaz ailesinin işini devraldı.