Translation of "Lawyer" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Lawyer" in a sentence and their turkish translations:

- Who is your lawyer?
- Who's your lawyer?

- Senin avukatın kim?
- Avukatın kim?

- I'm your lawyer.
- I am your lawyer.

Avukatınım.

- I'm a lawyer.
- I am a lawyer.

Ben avukatım.

- You need a lawyer.
- You demanded a lawyer.
- You will need a lawyer.

Bir avukata ihtiyacın var.

Who's your lawyer?

- Avukatın kim?
- Aklavcın kim?

I'm Tom's lawyer.

Tom'un avukatıyım.

Where's my lawyer?

Avukatım nerede?

I'm your lawyer.

- Avukatınım.
- Aklavcınım.

- I'm not a lawyer.
- I am not a lawyer.

Ben bir avukat değilim.

- You will need a lawyer.
- You'll need a lawyer.

Avukata ihtiyacın olacak.

- My father's a lawyer.
- My father is a lawyer.

- Babam avukat.
- Babam avukattır.
- Benim babam avukat.
- Benim babam avukattır.

- Do I need a lawyer?
- Should I have a lawyer?

Bir avukata sahip olmalı mıyım?

Are you a lawyer?

Sen bir avukat mısın?

I need a lawyer.

Bir avukata ihtiyacım var.

I want a lawyer.

Bir avukat istiyorum.

I want my lawyer.

Avukatımı istiyorum.

Tom wants a lawyer.

Tom bir hukukçu istiyor.

Tom has a lawyer.

Tom'un bir avukatı var.

Get me a lawyer.

Bana bir avukat bul.

You're not a lawyer.

- Sen avukat değilsin.
- Avukat değilsin.

Get me another lawyer.

Bana başka bir avukat bul.

I'm your new lawyer.

Ben sizin yeni avukatınızım.

Breandán is a lawyer.

Brendan bir avukat.

I'm calling my lawyer.

Ben avukatımı arıyorum.

I'm getting a lawyer.

Ben bir avukat oluyorum.

Tom is a lawyer.

Tom bir avukat.

Tom is my lawyer.

Tom benim avukatım.

I called my lawyer.

Avukatımı aradım.

Are you Tom's lawyer?

Tom'un avukatı mısın?

Talk to my lawyer.

- Avukatımla konuş.
- Avukatım ile konuş.

You need a lawyer.

- Sana bir avukat lazım.
- Bir avukata ihtiyacın var.

You're a lawyer, right?

Sen bir avukatsın, değil mi?

Tom needs a lawyer.

Tom'un bir avukata ihtiyacı var.

Tom phoned his lawyer.

Tom, avukatına telefon etti.

I'm getting another lawyer.

Başka bir avukat tutuyorum.

Who's the best lawyer?

- En iyi avukat kim?
- En iyi hukukçu kim?

I have a lawyer.

Bir avukatım var.

I've hired a lawyer.

- Bir avukat tuttum.
- Bir hukukçu tuttum.

Aren't you a lawyer?

Sen bir avukat değil misin?

Aren't you Tom's lawyer?

Tom'un avukatı değil misin?

Tom isn't a lawyer.

Tom bir avukat değil.

Sami needs another lawyer.

Sami'nin başka bir avukata ihtiyacı var.

Tom became a lawyer.

Tom bir avukat oldu.

Sami demanded a lawyer.

Sami bir avukat talep etti.

Sami hired a lawyer.

- Sami bir avukat tuttu.
- Sami bir hukukçu tuttu.

I'm Tom's new lawyer.

Ben Tom’un yeni avukatıyım.

Isn't Tom a lawyer?

Tom bir avukat değil mi?

Tom called his lawyer.

Tom avukatını aradı.

Tom was a lawyer.

Tom bir avukattı.

Who is your lawyer?

- Avukatın kimdir?
- Aklavcın kimdir?

I'm his family's lawyer.

Ben onun aile avukatıyım.

- Tom isn't a lawyer yet.
- Tom is still not a lawyer.

Tom henüz bir avukat değil.

- I don't need a lawyer.
- I do not need a lawyer.

- Avukata ihtiyacım yok.
- Bana avukat lazım değil.

- You should have consulted your lawyer.
- You should've consulted your lawyer.

Avukatına danışman gerekirdi.

- Tom should've been a lawyer.
- Tom should have been a lawyer.

Tom bir avukat olmalıydı.

- Tom should've hired a lawyer.
- Tom should have hired a lawyer.

Tom'un bir avukat tutması gerekirdi.

- I should've hired a lawyer.
- I should have hired a lawyer.

Bir avukat tutmalıydım.

- I decided to be a lawyer.
- I decided to become a lawyer.

Bir avukat olmaya karar verdim.

- Tom couldn't afford to hire a lawyer.
- Tom couldn't afford a lawyer.

Tom bir avukat tutmayı göze alamadı.

- Tom wanted to become a lawyer.
- Tom wanted to be a lawyer.

Tom bir avukat olmak istiyordu.

- I don't believe he is a lawyer.
- I believe he is not a lawyer.
- I don't believe he's a lawyer.

Onun bir avukat olduğuna inanmıyorum.

- Tom ought to talk to his lawyer.
- Tom needs to talk to his lawyer.
- Tom should talk to his lawyer.

Tom avukatıyla konuşmalı.

The lawyer doubted his innocence.

Avukat onun masumiyetinden şüphe etti.

Tom is a successful lawyer.

Tom başarılı bir avukat.

My mother is a lawyer.

Annem bir avukattır.

Let me call my lawyer.

Avukatımı aramama izin ver.

Tom doesn't need a lawyer.

Tom'un bir avukata ihtiyacı yok.

Tom can't afford a lawyer.

Tom bir avukat tutmayı göze alamaz.

You can't be a lawyer.

Sen bir avukat olamazsın.

The lawyer was expecting Ben.

Avukat Ben'i bekliyordu.

Do you want a lawyer?

- Avukat ister misin?
- Avukat ister misiniz?

We're looking for a lawyer.

Biz bir avukat arıyoruz.

You should call your lawyer.

Avukatını aramalısın.

You'd better call a lawyer.

Bir avukat arasan iyi olur.

I may need a lawyer.

Bir avukata ihtiyacım olabilir.

You look like a lawyer.

Bir avukata benziyorsun.

Maybe I need a lawyer.

Belki bir avukata ihtiyacım var.

Do I need a lawyer?

Bir avukata ihtiyacım var mı?

My husband was a lawyer.

Kocam bir avukattı.

I need a good lawyer.

İyi bir avukata ihtiyacım var.

I'll get you another lawyer.

Sana başka bir avukat tutacağım.

Tom asked for his lawyer.

Tom avukatını istedi.

You have a good lawyer.

Senin iyi bir avukatın var.

Do you have a lawyer?

- Avukatın var mı?
- Avukatınız var mı?

We should hire a lawyer.

Bir avukat tutmalıyız.

We've already hired a lawyer.

Biz zaten bir avukat tuttuk.

Tom became a successful lawyer.

Tom başarılı bir avukat oldu.

He is a successful lawyer.

O başarılı bir avukat.