Translation of "Eternal" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Eternal" in a sentence and their turkish translations:

The eternal snow seems not so eternal anymore.

Sonsuz kar artık o kadar da sonsuz değil gibi görünüyor.

Time is eternal.

Zaman ebedidir.

I want eternal life!

Sonsuz yaşam istiyorum!

The soul is eternal.

Ruh sonsuzdur.

Evil is not eternal.

Kötülük ebedi değildir.

Eric is an eternal optimist.

Eric daimi bir iyimserdir.

May our friendship be eternal.

Dostluğumuz ebedî olsun.

There is no eternal love.

Sonsuz aşk yoktur.

Our glory will be eternal.

Bizim zafer ebedi olacaktır.

Life is an eternal fight.

Hayat sonsuz bir mücadeledir.

Love's pleasure is ephemeral; regret eternal.

Aşkın zevki geçicidir; pişmanlığı sonsuzdur.

Change alone is eternal, perpetual, immortal.

Tek başına değişim, sürekli, sonsuz ve ölümsüzdür.

Do you believe in eternal life?

Ebedi yaşama inanıyor musun?

What is not eternal is eternally outdated.

Ebedi olmayan şey ebediyen kullanımdan kalkmıştır.

Some people believe in eternal life after death.

Bazı insanlar ölümden sonra ebedi hayata inanıyorlar.

Wars come and go, but soldiers stay eternal.

Savaşlar gelir ve gider, ancak askerler baki kalırlar.

Do you believe in eternal life after death?

Ölümden sonraki sonsuz yaşama inanır mısın?

Life is a short walk before eternal sleep.

Yaşam sonsuz uykudan önceki kısa bir yürüyüştür.

The eternal silence of these infinite spaces terrifies me.

Bu sonsuz boşluğun ebedi sessizliği beni korkutuyor.

Teacher, what shall I do to inherit eternal life?

Öğretmenim, sonsuz yaşamı miras olarak almak için ne yapayım?

He paid an eternal life for each one of us.

O her birimize sonsuz yaşam için ödeme yaptı.

Now India is, dear VisualPolitik viewers, something of an eternal promise.

Şimdi, Hindistan, değerli VisualPolitik izleyicileri, hep sonsuz vaatler merkezi olmuştur.

The sun is the eternal source of light, heat, and life.

Güneş; ışık, ısı ve hayatın sonsuz kaynağıdır.

Above the moon, everything is eternal; below, there is nothing save mortality.

Ayın üstünde, her şey sonsuz; altında, insanoğlu hariç bir şey yok.

Listening to Mahler, Lyusya would always think of death and life eternal.

Lyusua Mahler'i dinlerken hep ölümü ve sonsuz yaşamı düşünüyordu.

There is not past, no future; everything flows in an eternal present.

Geçmiş ve gelecek yok; her şey sonsuz bir şimdikilikte akıyor.

The Esperanto movement has always had to grapple with the problem of 'eternal beginners'.

Esperanto hareketi her zaman 'ebedi başlayanlar' sorunu ile uğraşmak zorunda kalmıştır.

Some Westerners no longer believe that their soul exists and that they have eternal life.

Bazı Batılılar ruhlarının var olduğuna ve sonsuz yaşama sahip olduklarına artık inanmıyorlar.

What will happen in the eternal future that seems to have no purpose, but clearly just manifested by fate?

Hiçbir amacı yokmuş gibi görünen ama var olmaktan başka bir kaderi olmadığı da açık olan bir sonsuzluktaki sonsuz gelecekte neler olacak?

Death is the door that brings this mortal life that we have lived to an end and opens out to the eternal life to come.

Ölüm, yaşadığımız bu fani hayatın sona ermesi ve ebedi olan ahiret hayatına açılan kapıdır.

True love is eternal, infinite, and always like itself. It is equal and pure, without violent demonstrations: it is seen with white hairs and is always young in the heart.

Gerçek aşk ebedidir, sonsuzdur ve hep kendi gibidir. Eşit ve saf, abartılı sergilemeler olmadan: özünde hep gençtir ve beyaz saçlarla görünür.

Man has many wishes that he does not really wish to fulfil, and it would be a misunderstanding to suppose the contrary. He wants them to remain wishes, they have value only in his imagination; their fulfilment would be a bitter disappointment to him. Such a desire is the desire for eternal life. If it were fulfilled, man would become thoroughly sick of living eternally, and yearn for death.

İnsanın gerçekten yapmak istemediği bir sürü istekleri vardır, ve aksini düşünmek bir yanlış anlama olurdu.O onların istekler kalmasını ister, onların sadece onun hayalinde değeri vardır; Onların yapılması ona karşı daha şiddetli bir hayal kırıklığı olurdu. Böyle bir istek sonsuz hayat için istektir.Eğer onlar yerine getirilse, insan sonsuza kadar yaşamaktan tamamen usanırdı ve ölümü isterdi.