Examples of using "Optimist" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir iyimserim.
Tom iyimser biri.
- Ben doğuştan iyimserim.
- İyimser bir doğam var.
- Tom doğası gereği iyimserdir.
- Tom doğuştan iyimserdir.
optimist mi, realist mi, yoksa başka bir şey mi?
Eric daimi bir iyimserdir.
Sen bir iyimsersin.
Sen her zaman bir iyimserdin.
Tom açıkça iyimser biri.
Tom gerçek bir iyimserdi.
İyimser aptal için başka bir kelime.
Tom her zaman bir iyimserdi.
Tom bir iyimser, değil mi?
Ben saf değilim, sadece iyimserim.
Hayat her zaman bir iyimsere daha iyi görünür.
- İyimser misin?
- Sen bir iyimser misin?
İyimser "Yarın yeni bir gündür" diyor.
Onun bütün aksiliklerine rağmen, o iyimser olmaya devam etmektedir.
Tom tüm hayatı boyunca bir iyimserdi.
İyimser bir Alman ve kötümser bir Alman arasındaki fark nedir? İyimser İngilizce öğrenir; kötümser Rusça öğrenir.
Bugün George Orwell'in iyimser olduğunu biliyoruz.
Aynaya bakan iyimser kişi daha da iyimser olur ve kötümser kişi daha da kötümser.
Kötümser her fırsatta zorluğu görür; bir iyimser her zorlukta fırsatı görür.
İyimserler de kötümserler de topluma katkıda bulunur. İyimserler uçağı, kötümserler paraşütü icat eder.