Examples of using "Camps" in a sentence and their turkish translations:
ne yazık ki mülteci kampları, Mumbai'nin kenar mahalleleri,
- Mülteci kampları haddinden fazla kalabalık.
- Sığınmacı kampları aşırı kalabalık.
Ben Bosna mülteci kamplarında bulundum.
Kıyı boyunca geçici kamplar yaptılar.
Çin, 2017 civarında, bu büyük kampları inşa etmeye başladı,
Mülteci kamplarındaki sağlık koşulları çok kötüydü.
İkinci bölüm ordunun kamplarını ve kütüklerini organize etti.
- Yahudiler toplama kamplarına ilk ne zaman yollanmıştı?
- Yahudiler toplama kamplarına ilk ne zaman gönderilmişlerdi?
hepsi silah ve cephane ya da patlayıcı malzemeleri satın alan
Bu arada, kamplar hala orada ve genişliyorlar.
Amerika Birleşik Devletleri, güney sınırımızda toplama kampları düzenliyor.
Birçok Japon Amerikalılar 2.Dünya Savaşı sırasında toplama kamplarına gönderildi.
Bu kampların içinde Çin hükümeti, çoğunlukla Çin’in Müslüman azınlığı olan