Translation of "Zaterdag" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Zaterdag" in a sentence and their turkish translations:

- Vandaag is het zaterdag.
- Het is zaterdag.

- Bugün cumartesi.
- Bugün cumartesidir.

Het is zaterdag.

Bugün cumartesi.

Vandaag is het zaterdag.

- Bugün cumartesi.
- Bugün cumartesidir.

Is het morgen zaterdag?

- Yarın Cumartesi midir?
- Yarın cumartesi mi?

Maandag begint op zaterdag.

Pazartesi, cumartesi günü başlar.

Zondag komt na zaterdag.

Pazar, cumartesiden sonra gelir.

Het is alweer zaterdag.

- Gene cumartesi oldu.
- Yine cumartesi oldu.

Tot de volgende zaterdag.

Haftaya cumartesi görüşürüz.

- Zaterdag is mijn vader vrij.
- Mijn vader heeft vrij op zaterdag.

Babam cumartesi günü boş.

Morgen is het zaterdag. Zondag.

Yarın Cumartesi. Pazar.

Zaterdag is mijn vader vrij.

Cumartesi babamın boş olduğu gündür.

Elke zaterdag spelen we voetbal.

Her cumartesi futbol oynarız.

De bruiloft vindt zaterdag plaats.

Düğün cumartesi günü gerçekleşecek.

Zaterdag en zondag zijn rustdagen.

Cumartesi ve pazar günleri dinlenme günleridir.

Werk je ook op zaterdag?

Cumartesi günü de çalışıyor musun?

Kerstmis viel dat jaar op zaterdag.

Noel o yıl cumartesiye rastladı.

We hebben een feest volgende zaterdag.

Gelecek Cumartesi bir parti veriyoruz.

Het officiële begin is op zaterdag.

Resmî açılış cumartesi günü.

Je moet zaterdag niet komen werken.

Cumartesi günü işe gelmen gerekmez.

Dit restaurant is drukker op zaterdag.

Bu restoran cumartesi günleri daha yoğun.

Gisteren was het zondag, niet zaterdag.

Dün cumartesi değil, pazardı.

Ga je op zaterdag naar school?

Cumartesi günü okula gider misin?

Zijn de winkels open op zaterdag?

Dükkanlar cumartesi günü açık mı?

Ik moet het boek voor zaterdag terugbrengen.

Kitabı Cumartesiden önce geri vermek zorundayım.

De volgende zaterdag houden we een barbecue.

Önümüzdeki Cumartesi barbekü yapıyoruz.

Morgen is het zaterdag, 5 februari 2011.

Yarın cumartesi, 5 Şubat 2011.

Zaterdag is de laatste dag van de week.

Cumartesi haftanın son günüdür.

Het zou mooi zijn als u ons zaterdag belt.

Cumartesi bize aramanız daha iyi olur.

Ik heb Tom nog nooit gevraagd om op zaterdag te werken.

Ben asla bir pazar günü Tom'un çalışmasını istemedim.

Zaterdag zijn we naar de film geweest en daarna naar het restaurant.

Cumartesi günü sinemaya, sonra da restorana gittik.

Tom organiseert volgende week zaterdag een verrassingsfeestje voor de verjaardag van Maria.

Tom gelecek cumartesi Mary için sürpriz bir doğum günü partisi düzenliyor.

Een week heeft zeven dagen: maandag, dinsdag, woensdag, donderdag, vrijdag, zaterdag en zondag.

Bir haftanın yedi günü var: Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi ve Pazar.

Maandag, dinsdag, woensdag, donderdag, vrijdag, zaterdag en zondag zijn de dagen van de week.

Pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi ve pazar haftanın günleridir.

De dagen van de week zijn maandag, dinsdag, woensdag, donderdag, vrijdag, zaterdag en zondag.

Haftanın günleri pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi ve pazar'tır.

Maandag, dinsdag, woensdag, donderdag, vrijdag, zaterdag en zondag zijn de zeven dagen van de week.

Pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi ve pazar haftanın yedi günüdür.