Translation of "Begint" in Turkish

0.019 sec.

Examples of using "Begint" in a sentence and their turkish translations:

- U begint.
- Jij begint.
- Jullie beginnen.

Sen başla.

Wie begint?

Kim başlayacak?

- Wanneer begint de wedstrijd?
- Wanneer begint het spel?

Oyun saat kaçta başlayacak?

- Er begint iets te gebeuren.
- Er begint iets.

Bir şey başlıyor.

- Wanneer begint de voorstelling?
- Wanneer begint de tentoonstelling?

Gösteri ne zaman başlayacak?

School begint overmorgen.

Okul ertesi gün başlar.

De film begint.

Film başlıyor.

Wanneer begint het?

Ne zaman başlar?

Opvoeding begint thuis.

Eğitim evde başlar.

- Wanneer begint de voorstelling?
- Hoe laat begint de voorstelling?

Gösteri ne zaman başlar?

Het werk begint hier.

İş burada başlıyor.

Het werk begint samen.

İş birlikte başlıyor.

Dan begint het juist.

İyileşme asıl burada başlar.

De school begint morgen.

Okulu yarın başlıyor.

School begint in april.

Okul nisan ayında başlar.

Hoe laat begint het?

O saat kaçta başlar?

Wanneer begint de film?

- Film ne zaman başlar?
- Film ne zaman başlıyor?

Bezint voor je begint.

- Atlamadan önce bak.
- Hareket etmeden önce iyice düşün.

Hij begint te huilen.

O ağlamaya başlıyor.

Wanneer begint je zomervakantie?

Senin yaz tatilin ne zaman başlıyor?

Maandag begint op zaterdag.

Pazartesi, cumartesi günü başlar.

Dat begint goed zeg!

Aman, ne de iyi başladι !

Jouw toekomst begint vandaag.

Senin geleceğin bugün başlıyor.

Het gevecht begint nu.

Mücadele şimdi başlıyor.

Het begint te regenen.

Yağmur yağmaya başlıyor.

Tom begint te zweten.

Tom terlemeye başlıyor.

En je begint te beseffen

Fark etmeye başlayacağınız şey,

Daarom begint hij te grommen.

Hırlamaya başlamasının sebebi bu.

De oplossing begint met hervormingen.

Çözüm reformlarla başlıyor.

Het regenseizoen begint in juni.

Yağışlı sezon haziran ayında başlar.

School begint om 8:10.

Okul saat 8:10 a.m de başlar.

Het leven begint bij veertig.

Hayat kırkında başlar.

Het examen begint komende maandag.

Sınav önümüzdeki pazartesi başlıyor.

Tom begint kaal te worden.

Tom kel olmaya başlıyor.

Dit begint vermoeiend te worden.

Bu yorucu oluyor.

Tom begint me te irriteren.

Tom canımı sıkmaya başlıyor.

Wanneer begint de Japanse cursus?

Japonca kursu ne zaman başlayacak?

Het begint belachelijk te worden.

Gülünç olmaya başlıyor.

Hoe laat begint de les?

Okul saat kaçta başlar?

Hoe laat begint het instappen?

Biniş saat kaçta başlıyor.

- De les begint om acht uur dertig.
- De les begint om half negen.

Ders 8:30 da başlar.

- Het spel begint om twee uur morgennamiddag.
- Het spel begint morgenmiddag om twee uur.

Oyun yarın öğleden sonra iki'de başlıyor.

Maar deze groep jachtluipaarden begint pas.

Fakat bu çita çetesi işe daha yeni koyuluyor.

Jullie avontuur begint zo ongeveer nu.

Sizin yolculuğunuz şimdi başlıyor.

De school begint in de lente.

Okul baharda başlar.

Onze school begint om acht uur.

Okulumuz sekizde başlıyor.

De film begint om tien uur.

- Film saat onda başlar.
- Film saat onda başlıyor.
- Film saat onda başlayacak.

De school begint om negen uur.

Okul 9 'da başlar.

De les begint om tien uur.

Ders onda başlıyor.

Hoe laat begint je les morgen?

Dersin yarın ne zaman?

De school begint op tien april.

Okul on Nisanda başlar.

De zomertijd begint op drie april.

Yaz saati üç nisanda başlar.

De film begint over dertig minuten.

Film otuz dakika içinde başlıyor.

De opera begint om zeven uur.

Opera yedide başlar.

Het begint niet voor half negen.

Sekiz buçuktan önce başlamaz.

De receptie begint om zes uur.

Resepsiyon saat altıda başlıyor.

De school begint om half negen.

- Okul 8:30'da başlar.
- Okul sekiz buçukta başlar.

Het evenement begint om 18 uur.

Olay akşam altıda başlar.

- De fundering van dit huis begint te verzwakken.
- Het fundament van dit huis begint te verzwakken.

Bu evin temeli, zayıflamaya başlıyor.

Het laatste deel van de nacht begint.

Gecenin son gösterisi... ...başlamak üzere.

Je ziet dat het universum gelijkmatig begint,

Gördüğünüz üzere, başlangıçta evren oldukça düzgündü

Plant deze zaden voordat de zomer begint.

Yaz gelmeden önce bu tohumları ek.

Ik kan niet wachten tot school begint.

Okulun başlamasını bekleyemem.

Ze begint om zeven uur met werken.

İşine saat yedide başlıyor.

Onze school begint om acht uur dertig.

Okulumuz saat sekiz buçukta başlar.

Ik wil weten wanneer de vergadering begint.

Görüşme ne zaman başlıyor bilmek istiyorum.

De zomer begint vroeg in mijn land.

Benim ülkemde yaz mevsimi erken başlar.

En de grammatica begint ook bij te blijven.

ve dil bilgisi de yerleşmeye başlayacak.

Je begint langzaam om alle dieren te geven.

Yavaş yavaş tüm hayvanları önemsemeye başlıyorsun.

In Japan begint het nieuwe semester in april.

Japonyada yeni sömestir nisanda başlar.

Het nieuwe semester begint in april in Japan.

Japonya'da yeni dönem nisan ayında başlar.

Het regenseizoen begint aan het einde van juni.

Yağmur mevsimi haziran sonuna doğru başlar.

Je begint langzaam op mijn zenuwen te werken.

Yavaş yavaş sinirlerimi zıplatmaya başlıyorsun.

In Japan begint het nieuwe schooljaar in april.

Japonya'da yeni bir okul yılı nisan ayında başlar.

Ik kan niet wachten tot het weekend begint.

Hafta sonu başlayana kadar bekleyemem.

- Het begint laat te worden.
- Het wordt laat.

Geç oluyor.

Als je eenmaal begint, stop je nooit meer.

Bir defa başlayınca, asla durmayacaksın.

Haar hond begint te blaffen als een gek.

Onun köpeği deli gibi havlamaya başladı.

Weet iemand hier hoe laat de vergadering begint?

Buradaki herhangi biri toplantının ne zaman başladığını biliyor mu?

De lente is voorbij en de zomer begint.

- Bahar geçti ve yaz başlıyor.
- İlkbahar geçti ve yaz başlıyor.

Het begint simpelweg bij het aanvinken van een vakje.

Bu duygu bir kutucuğu onaylamakla başlar.

De school begint om half negen in de ochtend.

Okul sabah sekiz otuzda başlar.

En zo begint een verhaal van leed en wraak.

Ve böylece, ağrı ve intikam hikayesi başlar.

Ik wil weten op welk tijdstip de vergadering begint.

Toplantının ne zaman başlayacağını bilmek istiyorum.

- Hoe laat heb je dienst?
- Om hoe laat begint uw dienst?
- Hoe laat hebt u dienst?
- Om hoe laat begint jouw dienst?

Görevinin başına ne zaman gidiyorsun?

Evenzo, naarmate het begint aan te voelen als je lichaam,

Senin bedenin gibi hissetmeye başladığın zaman,

Je begint een zeil te maken om geluk te vangen.

Şansı yakalamak için bir yelken yaparak başlayın.

Zodra het vechten begint, zal het niet veilig hier zijn.

Savaş başlar başlamaz burası güvenli olmayacak.