Examples of using "Vingers" in a sentence and their turkish translations:
Parmaklarınızı ayırın.
Parmaklarımı izle.
Parmaklarına dikkat et!
Parmaklarımı sıkın lütfen.
O, parmaklarını yaladı.
Şans dile.
Tom parmaklarını şaklattı.
- Parmakların güzel.
- Parmaklarınız güzel.
- Parmak şıklatabilir misin?
- Parmaklarını şıklatabiliyor musun?
Tom parmaklarını çıtırdattı.
Parmaklarını şıklattı.
O, parmaklarını şaklattı.
Mary parmaklarını şıklattı.
Röntgen filminde iki kırık parmak görünüyordu.
O, parmaklarıyla saçlarını taradı.
Parmaklarımı ya da ayak parmaklarımı hissedemiyorum.
Parmaklarımı şakırdattığımda uyanacaksın.
Bu seferlik görmezlikten geliyorum.
Elin beş parmağı var: başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı ve serçe parmak.
Parmaklarım soğuktan o kadar uyuşmuştu ki piyano çalamıyorum.
Bu nasıl mümkün? 2.000 parmağın olduğunu düşün.
Parmaklarınızla kaldırırken altından hızlıca bir şey çıkması ihtimaline karşın dikkatli olun.
Çatal kullanıcıları temel olarak Avrupa, Kuzey Amerika ve Latin Amerika'da; yemek çubuğu kullanıcıları Doğu Asya'da ve parmak kullanıcıları ise Afrika, Orta Doğu, Endonezya ve Hindistan'dadırlar.