Translation of "Dicht" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Dicht" in a sentence and their turkish translations:

Wafel dicht.

- Sessiz ol.
- Kapa çeneni.

Mond dicht.

Onu sıkıştırın.

Mond dicht, dommerik!

Sessiz ol, seni aptal!

Laat het dicht.

Onu kapalı bırakın.

- Knijp alsjeblieft mijn vingers dicht.
- Knijp alstublieft mijn vingers dicht.

Parmaklarımı sıkın lütfen.

Hou het raam dicht.

Pencereyi kapalı tut.

De grens is dicht.

Sınır kapalıdır.

Doe je boek dicht.

Kitabını kapat.

Doe dat gordijn dicht!

O perdeyi kapat!

Doe het raam dicht.

- Pencereyi kapat.
- Pencereyi kapatın.

Doe de koelkast dicht.

Buzdolabı kapatın.

De gordijnen zijn dicht.

Perdeler kapalı

Doe de jaloezie dicht.

Panjurları kapat.

Was de bank dicht?

Banka kapalı mıydı?

Blijf dicht bij mij.

Bana yakın dur.

De koelkast is dicht.

Buzdolabı kapalı.

Kop dicht en graaf!

Kapa çeneni ve kaz!

- Doe die deur dicht!
- Sluit die deur!
- Doe die deur dicht.

O kapıyı kapat.

- Sluit de ogen.
- Doe je ogen dicht.
- Doe je ogen eens dicht.

Gözlerini kapat.

Doe langzaam je ogen dicht

Ve yavaşça gözlerinizi kapatabilir

Ze hield haar ogen dicht.

O, gözlerini kapalı tuttu.

Tom deed de gordijnen dicht.

Tom perdeleri kapattı.

Ze sloeg de deur dicht.

O, kapıyı kapattı.

Dat doet de deur dicht!

Ben şaşkına dönmüşüm.

Japan ligt dicht bij China.

Japonya, Çin'e yakındır.

De deur kon niet dicht.

Kapı kapanmazdı.

De deur was niet dicht.

Kapı kapalı değildi.

Tom deed de keukendeur dicht.

Tom mutfak kapısını kapadı.

Tom sloeg het kluisdeurtje dicht.

Tom dolap kapısını çarparak kapattı.

We deden de koffer dicht.

Biz bavulu kapattık.

Hoe laat gaat hij dicht?

O saat kaçta kapanır?

- Sluit het.
- Doe het dicht.

Kapat onu.

- Hou je mond!
- Kop dicht!

Onu kapat!

Doe verdomme de deur dicht!

Şu lanet kapıyı kapat!

Tom deed zijn ogen dicht.

Tom gözlerini kapadı.

- Hoe laat gaat hij dicht?
- Wanneer sluit het?
- Hoe laat gaat de winkel dicht?

Saat kaçta kapanır?

- Mijn huis is dicht bij de school.
- Mijn huis ligt dicht bij de school.

Evim okula yakın.

Hij deed plots de deur dicht.

O, birden kapıyı kapattı.

Zij wonen dicht bij de school.

Onlar okulun yanında yaşıyorlar.

Je woont dicht bij de dijk.

Sen hendeğe yakın yaşıyorsun.

Hij woont dicht bij de dijk.

O, hendeğin yanında yaşıyor.

Zij woont dicht bij de dijk.

O, hendeğin yakınında yaşıyor.

Ik woon dicht bij de dijk.

Kanalın yanında yaşıyorum.

Ik zal de deur dicht doen.

Kapıyı kapatacağım.

Ligt Sicilië erg dicht bij Malta?

Sicilya Malta'ya çok yakın mı?

Tom woont nu dicht bij Boston.

Tom şimdi Boston'a yakın yaşıyor.

Kop dicht! Je praat te veel.

Kapa çeneni! Çok fazla konuşuyorsun.

We wonen dicht bij het station.

- Biz istasyona yakın yaşarız.
- İstasyona yakın oturuyoruz.

Nederland ligt dicht bij het VK.

Hollanda, Birleşik Krallık'a yakındır.

Wat als de school dicht is?

Ya okul kapalıysa?

- De stoel is niet dicht bij het raam.
- De stoel staat niet dicht bij het raam.

Sandalye pencerenin yanında değildir.

We zijn zo dicht bij het dorp.

Köye çok yaklaştık.

Ligt het hotel dicht bij het vliegveld?

Otel havalanına yakın mıdır?

- Doe de deur dicht.
- Sluit de deur.

Kapıyı kapat.

Ik deed de deur achter me dicht.

Arkamdan kapıyı kapadım.

Mijn huis is dicht bij het park.

Benim evim parka yakındır.

Mijn huis is dicht bij de school.

Evim okula yakındır.

De meeste ongelukken gebeuren dicht bij huis.

Kazaların çoğu evin yakınında olur.

Hij had zijn mond dicht moeten houden.

Çenesini kapalı tutmalıydı.

Hij deed de deur achter zich dicht.

O kapıyı arkasından kapattı.

Mijn zusje woont niet dicht bij mij.

- Kız kardeşim bana yakın yaşamıyor.
- Kız kardeşim benim yakınımda oturmuyor.

- Hou je bek, idioot!
- Mond dicht, dommerik!

Kapa çeneni, seni aptal!

Is de bioscoop dicht bij het station?

Sinema istasyona yakın mı?

Haar huis is dicht bij de zee.

Evi denize yakın.

Mijn huis staat dicht bij de supermarkt.

Evim süpermarkete yakındır.

Kom niet te dicht bij het vuur.

Ateşe çok yaklaşma.

- Sluit alle ramen.
- Doe alle ramen dicht!

Bütün pencereleri kapa.

De deur van Toms kamer was dicht.

Tom'un odasının kapısı kapalıydı.

Ik krijg de deur niet goed dicht.

Kapıyı uygun şekilde kapatamıyorum.

- Doe het boek dicht.
- Sluit het boek.

Kitabı kapat.

Onze school is dicht bij het station.

Okulumuz istasyona yakındır.

Mijn huis ligt dicht bij de school.

Evim okula yakın.

Nijmegen ligt dicht bij de Duitse grens.

Nijmegen, Alman sınırına yakındır.

Tom wilde dicht bij zijn werk wonen.

Tom çalıştığı yere yakın yaşamak istiyordu.

- Sluit de ogen.
- Doe je ogen dicht.

Gözlerini kapat.

Zou u alstublieft de deur dicht willen doen?

Lütfen kapıyı kapatır mısın?

- Stop met praten.
- Stop met kletsen.
- Kop dicht!

Konuşmayı kesin.

De deur viel plots dicht met veel lawaai.

Aniden yüksek bir gürültüyle kapı kapandı.

Er is een school dicht bij mijn huis.

Evimin yanında bir okul vardır.

Onze school is heel dicht bij het park.

Bizim okulumuz parka çok yakındır.

We kozen een hotel dicht bij de musea.

Biz müzeler yakın bir otel seçtik.

Zou je de deur dicht kunnen doen, alsjeblieft?

Kapıyı kapatır mısın, lütfen?

- De scholen zijn gesloten.
- De scholen zijn dicht.

Okullar kapalı.

Tom deed zijn laptop dicht en stond op.

- Tom dizüstü bilgisayarını kapatıp ayağa kalktı.
- Tom laptopunu kapattı ve ayağa kalktı.

Je bent vergeten de deur dicht te doen.

Kapıyı kapamayı unuttun.