Examples of using "Toegegeven" in a sentence and their turkish translations:
Ayrıca belli başlı avantajları var --
O, hatalı olduğunu itiraf etti mi?
O, hatalı olduğunu itiraf etti.
Tom öyle yaptığını itiraf etti.
Maria bir fahişe olduğunu kabul etti.
Marie bir fahişe olduğunu itiraf etti.
Gazetelere göre adam sonunda itiraf etti.
Papa Francis "biraz feminist" olduğunu kabul etti.
Şirket sorumluluğunu kabul etmedi.
Tom hatasını kabul etmedi.