Examples of using "Ontslag" in a sentence and their turkish translations:
İstifa et.
İstifa ettim.
Biz istifa ediyoruz.
İstifa etmelisin.
İstifa edeceğim.
İstifa ediyorum.
Tom istifasını sundu.
- İşinden istifa etmeye karar verdi.
- İşinden ayrılmaya karar verdi.
- O istifa etmeye karar verdi.
- O işini bırakmaya karar verdi.
Benim patron istifa etmesi için zorlandı.
O, istifa etmek zorunda kaldı.
O, geçen ay işini bıraktı.
Tom bırakacak.
Tom'un neden istifa ettiğini biliyorum.
- Tom'un istifa nedeni bu değil.
- Tom bu nedenle istifa etmedi.
Ben istifa ettim.
Neden bıraktın?
- Kim terk etti?
- Kim ayrıldı?
Ben kovulmadım. Bıraktım.
İstifa etmeliyim.
Suudi Arabistan büyük elçisinin istifa ettiğini az önce gördüm.
Bu mücadele başkanın istifasına yol açtı.
O istifa etti.
- Onun istifa etmesi için bir neden yok.
- Onun istifa etmesi için bir sebep yok.
- Onun altında çalışmaktansa istifa ederim.
- Onun emri altında çalışmaktansa işi bırakmayı tercih ederim.
Onun istifa edeceği söylentileri var.
Tom bana işini bırakmak istediğini söyledi.