Examples of using "Jongetje" in a sentence and their turkish translations:
O zamanlar çok gençtim.
Köpek küçük çocuğa saldırdı.
Çocuğun çok oyun arkadaşı yok.
O çocuk babasına çekmiş.
Küçük oğlan hayvanat bahçesinde.
Küçük çocuk yatağında uykudaydı.
Ağlayan şu erkek çocuğunu tanıyor musun?
Dan ve Linda, Kamboçya'dan genç bir oğlanı evlat edindiler.
Dün gördüğüm çocuk odur.
Çocuk gözlük takıyor.
Senin küçük çocukluğunu bilirim.