Examples of using "Jammer" in a sentence and their turkish translations:
Çok kötü.
- Yazık.
- Ne yazık!
Ne acı.
Üzücü!
O şanssız.
Ne ayıp.
ne yazık ki mülteci kampları, Mumbai'nin kenar mahalleleri,
Ne yazık ki yağmur yağdı.
Maalesef, Nancy haklıydı.
Ben bunu şanssız buluyorum.
Ne ayıp!
O şanssız.
Birisi öldüğünde çok yazık.
Ne yazık ki o yurt dışında yaşıyor.
- Bir bahçemin olmaması ne yazık.
- Ne yazık ki bir bahçem yok.
Gelmeyecek olmanız bir utanç.
Ne yazık ki dans etmeyi bilmiyorsun!
Sizin gelemiyor olmanız ne üzücü!
Ne yazık, zayıflamaya ihtiyacım yok.
Ne yazık ki onun espri anlayışı yok.
Ne yazık ki aynı dili konuşmuyoruz.
Ne yazık ki bu güzel sözler benim değil.
Maalesef kaza, bu değerli ilaçları mahvetmiş.
Maalesef kaza, bu değerli ilaçları mahvetmiş.
Ama ne yazık ki, bu o kadar da doğru bir tepki değil.
Bu üzücü.
Maalesef bu güzel kelimeler benim değil.
Ne yazık ki bize katılamazsın.
Karının gelememesi berbat bir utanç.
Bizim aile maalesef sizin tatil eviniz için oldukça büyüktür.
Ne yazık ki o onunla evlenemez.
Sana yardım edemediğim için üzgünüm.
Ama biliyorsunuz, tüm bu cümleleri toplamak ve kendimiz için saklamak hazin olacaktır. Ki Tatoeba'nın açık olmasının nedeni budur. Bizim kaynak kodumuz açıktır. Bizim bilgimiz açıktır.