Translation of "يتوجب" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "يتوجب" in a sentence and their turkish translations:

يتوجب عليك أن تشكره.

Ona teşekkür etmelisin.

يتوجب علي الذهاب الآن.

Şimdi gitmeliyim.

لا يتوجب عليك العمل اليوم.

Bugün çalışman gerekmiyor.

يتوجب علينا التقليل بشدة من الانبعاثات.

hızlı bir şekilde emisyonları kesmemiz gerek.

ما زال يتوجب علينا فعل ذلك.

Biz hâlâ onu yapmak zorundayız.

وبأنني سوف يتوجب علي أن أفعل شيئاً.

ve kesinlikle bir şeyler yapmam gerekecekti.

هل يتوجب عليك أنت -على سبيل المثال- أن تهتم؟

Mesela, sizin umurunuzda olmalı mı?

أريد أن أعرف مع من يتوجب علي أن أتكلم.

Kiminle konuşmam gerektiğini bilmek istiyorum.

يتوجب علينا إعادة البحث في هذا الحدث المثير للجدل.

Bu tartışmalı olayı yeniden incelememiz gerek.

لدي الكثير من الاعمال يتوجب علي القيام بها قبل الغد.

Yarına kadar yapmam gereken bir sürü şey var.

- هل يجب علي أن أبقى في المستشفى؟
- هل يتوجب علي البقاء في المستشفى؟

- Hastanede kalmak zorunda mıyım?
- Hastanede kalmama gerek var mı?