Translation of "وواحدٍ" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "وواحدٍ" in a sentence and their turkish translations:

وواحدٍ وثلاثين. وشهد ذات العام تشييد ناطحة السحاب المذهلة

Ancak bina kısa ömürlü oldu. Bin dokuz yüz otuz bir yılında yıkıldığı yer

ووصل ارتفاعها الى ثلاثمائةٍ وواحدٍ وثمانين متراً وما يقارب

üç yüz seksen bir metre yüksekliğe ve yaklaşık dört yüz kırk bir metre

اربعمائةٍ وواحدٍ واربعين متراً مع هوائي التلفاز المثبت عليها.

yüksekliğe ulaşan muhteşem Empire Style gökdeleninin inşasına tanık oldu.

عام الفين وواحدٍ وعشرين. حكومةً مؤقتةً للبلاد عبر التصويت الذي

. Muhammed Al-Manfi'yi Başkanlık Konseyi Başkanı olarak yerleştiren

وواحدٍ وعشرين. لتفضي نهاية لحلٍ جذريٍ للصراع في ليبيا ولكن

. Libya'daki çatışmaya radikal bir çözüme son vermek için, ancak

اكتوبر من عام الفٍ وثمانمائةٍ وواحدٍ وسبعين خسائرٌ قدرت بنحو

içinde üç günlük bir süre içinde şehirde büyük yıkıma neden oldu.

في الثاني من ديسمبر عام الفٍ وتسعمائةٍ وواحدٍ وسبعين اعلن

Şeyh Zayed, altı emirliğin de yer aldığı Birleşik Arap Emirlikleri'nin kurulduğunu

جديدٍ معها في الرابع من يناير عام الفين وواحدٍ وعشرين. وذلك

olduğu bir gösteri . Ancak Irak hükümeti tekrar Kore şirketine döndü. Ve